Barışın, kardeşliğin ve eşitliğin simgesi Hünkar Hacı Bektaş Veli’yi anarken

0
644

Mehmet Tanlı

2021, yani Hünkarın ölümünün 750’nci yılı UNESCO tarafından Hacı Bektaşi Veli yılı ilan edilmiştir.

Bu nedenle Türkiye’de ve Avrupa’da geniş çaplı kültürel etkinlikler düzenlenmektedir.

Bunlardan en büyüğü de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) Başkan’ı Ekrem İmamoğlu öncülüğünde üç gün boyunca Yenikapı’da düzenlenen Serçeşme Hünkar Hacı Bektaşi Veli etkinlikleridir. Bizzat bu festivale CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanı sıra, bizim Almanya ve Avrupa’dan Alevi kurumlarının yöneticileri, sayısız siyasetçi, sanatçı, aydın ve gazeteci katılmıştır.

Türkiye’nin en iyi sanatçılarının sahne aldığı anma festivalinde izleyiciler deyişler, türküler, söyleşiler, anlatılarla dolu 3 gün yaşadılar ve özledikleri kültüre doydular.

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat festivalde yaptığı açıklamada, “Aleviler, Bektaşiler onur duyulacak bir tarihin taşıyıcılarıdır. Bu buluşmalar birlikte ve ortak yaşama katkı sağlayacaktır” dedi.

50’nin üzerinde sanatçıya, 33 konuşmacıya, 75 standa, 20’nin üzerinde yazara ve çok özel sergilere ev sahipliği yapan, onlara bu platformu sunan başta Başkan Sayın Ekrem İmamoğlu ve ekibi olmak üzere bu çok kıymetli, dev ve güzel organizasyonda emeği geçen herkesi kutlarız.

Emekleri onların şifaları olsun.

Bu etkinlikte de görüleceği üzere bir kentin yönetimi bilime, insana, doğaya, farklı kültürlere, inanca ve hoşgörüye ne kadar ev sahipliği yapar, saygı gösterirse o derecede yücelir ve fark yaratır.

Kucaklayıcı, kapsayıcı ilerici sosyal demokrat belediyecilikle AKP’lilerin arasındaki fark işte budur.

Bugün aynı ya da benzeri hizmetleri farklı biçim ve boyutlarda CHP’li başkanların yönettiği Adana, İzmir, Eskişehir, Antalya ve Antakya’da da görebilirsiniz.

Anadolu Alevi ve Bektaşilerinin ulularından Hünkar Hacı Bektaş Veli, 13. Yüzyılın en büyük Türk filozofu, Hoca Ahmed Yesevi’nin öğretilerinin Anadolu’da uygulayıcısı ve Aleviliğin bir tarikatı olan Bektaşiliğin adını taşıyan simgesidir.

Hacı Bektaş felsefesinin temelinde, insanın alçakgönüllü olması, nefsini arındırması, olgunlaşması, gösterişten uzak durması ve Allah sevgisi yatar.

Bu felsefede insanlık, insan hakları ve toplumsal eşitlik vardır. İşte belki de bu ilkeler Anadolu’da kültürel uyumun ve aydınlanmanın yolunu açmıştır…

Bektaşiliğin “Evren-Tanrı-İnsan Aşkı”na dayalı inanç sistemi, Hünkarın Hakka yürümesinden sonra da Anadolu’da hızla yayılmıştır.

Bektaşi dervişleri de Bektaşi insanlığını dünyaya yaymak için belli bir olgunluğa eriştikten sonra dünyanın farklı bölgelerine yayılmışlardır.

Dolayısıyla Bektaşilik bugün sadece Hacıbektaş’ta değil, Balkanlar ve Ortadoğu başta olmak üzere birçok ülkede yaşamaktadır.

13. yüzyılda Hacı Bektaş Veli’nin felsefesi üzerine gelişen Bektaşilik, sadece Anadolu’da değil, Balkanlar ve Ortadoğu’da da birçok inanan insan tarafından takip edilen bir yol, inanç sistemidir.

13. yüzyıl düşünürü Hacı Bektaş Veli’nin sözleri, 8 yüzyıl sonrasına mesaj verecek niteliktedir ki, 1948’de kabul edilen “İnsan Hakları Bildirgesi” ile de örtüşmektedir. (*)

Hünkar, bugün Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Bosna-Hersek, Arnavutluk, Macaristan ve Romanya halklarının da tanıdığı ve saygı duyduğu bir kanaat önderidir.

Bugün Avrupa’da yaşayan Aleviler çok örgütlüler, kazanımları, burada kazandıkları ya da verilen hakları nedeniyle her şeye rağmen şanslı ve Türkiye’de yaşayan inanç kardeşlerine göre daha rahatlar.

Dileğimiz Türkiye’deki Alevilerin inançlarına da daha fazla saygı gösterilmesi, onlara eşit haklar tanınması, inanç merkezleri olan Cemevleri’ne resmi statü verilmesi, Camilerin olduğu gibi Cemevlerinin de bazı masraflarının (elektrik, su, temizlik, güvenlik) devlet tarafından karşılanmasıdır.

Yine barışın, hümanizmin ve eşitliğin en önemli simgelerinden olan, andığımız Hünkar Hacı Bektaş Veli’nin evlatlarının Türkiye’de bir vali, kaymakam, emniyet genel müdürü, bakan, müsteşar, yüksek bürokraside de olması Alevi toplumunun haklı taleplerinden birkaçıdır.

72 millete aynı gözle bakan Alevilerin dünya görüşünü belki de Hz. Ali’nin şu sözleri güzel anlatır: “Belimden düşen değil. Yolumdan giden bendendir, evladımdır.”

Günümüz dünyasında Taliban’ın ve onların kravatlılarının, siyasal İslamcıların yaşamı cehenneme çevirdiği bir dönemde özelliklede yaşanılan çileli, sıkıntılı coğrafyada farklı kültürlerin, görüşlerin ve inançların birbirini anlaması hayati önem taşıyor.

Bu nedenle sevgiyi, kardeşliği, birleştiriciliği; ona emek veren, destekleyen her insanı ve eylemi destekleyelim lütfen.

Bu dileklerle en başta Hacı Hünkar Hacı Bektaşı Veli sonra da insanlık, barış, kardeşlik ve demokrasi için mücadele eden, toprağa düşen tüm Canları saygıyla anıyorum.

Aşk ile…

Mehmet Tanlı

(*) whc.unesco

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.