Kolombiya’da seçim süreci: Cumhurbaşkanlığı için ikinci tur seçimleri yapılıyor

0
359

31 Mayıs’ta Kolombiya’da düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçiminde adayların hiçbiri oyların yüzde 50’sinden fazlasını alamadığı için seçim ikinci tura kalmıştı. Bugün (19 Haziran’da) cumhurbaşkanını belirlemek için ülkede ikinci tur seçimleri yapılıyor.

İlk turda, seçim anketlerinde de önde görülen farklı sol eğilimlerin oluşturduğu “Tarihi Pakt”ın adayı Gustavo Petro yüzde 40.31 oyla birinci olmuş, Yolsuzlukla Mücadele İdarecileri Birliği adayı sağcı Rodolfo Hernandez yüzde 28,17 oy oranı ile ikinci, Kolombiya için Ekip Koalisyonu’nun sağcı adayı Federico Gutierrez ise yüzde 23,89 ile üçüncü sırada yer almıştı.

Adayların profilleri

ABD ve Batı basını tarafından “popülist aday” olarak tanıtılan Rodolfo Hernandez, bir Hitler hayranı. Sağ popülist politikacıların geneline özgü olan ırkçı, cinsiyetçi, alaycı ve aşağılayıcı konuşma tarzı ile tanınan Hernandez, yolsuzluk soruşturmasına uğramış biri olarak “yolsuzlukla mücadele” vaadini ileri sürecek kadar da seviyesiz aynı zamanda. “Kolombiya’nın Trump’ı” benzetmesiyle de tanınan Hernandez, 2016’da katıldığı bir radyo programında “Büyük bir Alman düşünürün hayranıyım. Adı Adolf Hitler.” demişti. Tepkiler üzerine önce “Bir Hitler’in ne dediğine kulak verin” diyerek kendisini savunan Hernandez adaylığını açıkladığı 2021’de resmi bir özür yayınlamaya zorlanmış ve aslında “Büyük bir Alman düşünür” derken Albert Einstein’ı kastettiğini iddia etmişti.” (Sol Gazetesi, 30/05/2022)

Tarihsel Pakt’ın adayı Gustavo Petro ise marksist gerilla örgütü M-19’un eski bir üyesi. Petro, örgütün gerilla mücadelesinden çekilerek Demokratik İttifak adlı parti kuran grubun içinde yer aldı ve 1991’deki Kolombiya Temsilciler Meclisi seçimlerine katıldı. 30 Ekim 2011’de yapılan Bogota belediye başkanlığı seçimlerinde yüzde 32 oy oranıyla başkan seçilen Petro, 2018 başkanlık seçiminde aday olmuş fakat kazanamamıştı. (BirGün, 31/05/2022)

Bu seçimde Kolombiya’nın “makus talihi” değişebilir mi?

Latin Amerika’da son iki yıl içinde yaşanan seçim süreçlerinde sol esintinin bu kez Kolombiya’yı da etkisine aldığı görülüyor.

Adaletsiz gelir dağılımında ön sıralarda yer alan Kolombiya, kıtadaki diğer ülkeler gibi ekonomik krizle ve yoksullukla boğuşuyor. Halkın yüzde 40’ının yoksulluk sınırı altında yaşadığı ülkede idare ABD işbirlikçisi yönetimlerce teslim alınmış. ABD “arka bahçesi” olarak gördüğü kıtaya, sağcı paramiliter gruplar için merkez üs konumuna getirdiği bu ülkeden müdahale ediyor, darbeler organize ediyor.

İktidarın ve işbirliği içindeki suç örgütlerinin eksilmeyen baskı ve şiddeti seçim sürecinde sol ittifakın adayı Gustavo Petro’ya ve siyahi, kadın başkan yardımcısı adayı Francia Márquez’e yönelik ölüm tehditlerini de kapsayarak sürdü. Uluslararası ajansların Petro kazanırsa “Darbe olup olmayacağı” tartışması üzerinden yürüttüğü manipülasyon da içerdeki tansiyonu yükseltiyor. Seçimlere yolsuzluk karışabileceğini ifade eden Petro, yetkililerin seçim sonuçlarını açıklarken şeffaf olması gerektiğini belirtirken, yardımcısı Francia Márquez ABD’yi seçimlere müdahale etmekle suçladı. Yine seçim öncesi yapılan anketlerde halkın büyük bir kısmı seçime hile karıştırılacağından endişeli olduğunu belirtiyor.

Uzun yıllardır ABD destekli sağ ve aşırı sağ partiler tarafından yönetilen Kolombiya’da ikinci tur cumhurbaşkanlığı seçiminin farklı bir havada geçmesi bekleniyor. İlk turda sol ittifakın birinci parti çıkmasının, ikinci tur için umutları artırdığı görülüyor.

Neo-liberal politikaların uygulayıcısı olagelmiş, uyuşturucu kartelleri ve kriminal suç örgütleri ile içiçe geçmiş ve yolsuzlukla anılan sağcı yönetimlerin yol açtığı sosyal ve ekonomik sorunların ağırlaşması halktaki tepkileri artırmış durumda. Bu memnuniyetsizlik geçen yıl ülke genelinde yaşanan genel grev ve gösterilerle de açığa çıkmıştı.

Petro’nun sürdürülebilir bir ulusal kalkınma, sosyal adalet, kamuda kadınlara eşit temsiliyet hakkı, iklim krizi, toprak reformu gibi halkın taleplerine denk düşen seçim programına ilgi artmış durumda.

Fakat ilk tur seçimde üçüncü olan sağcı aday Federico Gutierrez’in ikinci turda Rodolfo Hernandez’i destekleyeceğini açıklamış olması ve önceki işbirlikçi sağcı yönetimlerin de bu yöndeki yasal ve yasadışı çabaları Petro’nun işini zorlaştırıyor. Gutierrez’in “Ülkeyi kaybetmek istemediğimizi kamuoyuna ifade etmek istiyorum ve bu yüzden… 19 Haziran’da Rodolfo’ya oy vereceğim” ifadesindeki ‘ülke’, sermayenin, suç çetelerinin, uyuşturucu kartellerinin çıkarlarını gözeten ve kollayan oligarşik bir yapının hüküm sürdüğü bir yer. Varlıkları halkı teslim almış statükonun sürmesine bağlı.

ABD’nin şimdiye kadar kırılmayan, siyasi ve askeri varlığının yoğun ve etkili olduğu, “geleneksel” politik atmosferin hakim olduğu Kolombiya’da Petro’yu sosyal ve politik vaatlerini gerçekleştirme yolunda büyük zorluklar bekliyor.

Bugünkü seçimde sol ittifakın adayı Petro’nun kazanması bu mevcut “geleneksel” yapıyı dağıtmak bir başlangıç olup olamayacağı bilinmez. Sol ittifakların iktidara geldiği bölge ülkelerinde bu etkiyi güçlü bir şekilde yansıtan bir model henüz yaratılmış değil. Bu uğurda mücadele edenlerin daha örgütlü ve güçlü duruma gelmeleri yolunda birbiri ile dayanışma olanaklarını artırması önemli bir kazanım olacaktır.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.