İzmir’de devrimci kurumların çağrısıyla saat 17.00’da Karşıyaka İş Bankası önünde bir basın açıklaması gerçekleştirildi. İzban önünde toplanan grup, “15-16 Haziran Işığında İşçi Sınıfının Yolunda Devrim İçin İleri” pankartı açıp, İş Bankası önüne yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüş sırasında eylemi provoke etmeye çalışanlar oldu ancak bu durum eylemcilerin müdahalesi sonunda engellendi.
İş Bankası önüne gelen kitle, sloganların ve ajitasyonların ardından basın açıklamasına geçti. Okunan açıklamada, 15-16 Haziran direnişinin tarihinden, o dönemin koşullarından ve direnişin ne gibi sonuçlara yol açtığından söz edildi.
“15-16 Haziran Ayaklanması-Direnişi, işçilerin kendi sınıf örgütlerine sahip çıktığı, üretimden gelen gücünü sokağa taşıdığı ve Türkiye sınıf mücadelesinin yönünü değiştirdiği tarihsel bir eşikti” ifadelerinin yer verildiği açıklamada, “Aradan geçen yıllar boyunca uygulanan neoliberalpolitikalarla emeğin hakları birer birer budandı, örgütlü yapıları da etkisizleştirildi. Emekçi sınıfları hedef alan bu saldırılar 23 yıllık AKP iktidarı döneminde had safhaya ulaştı. Özelleştirme, taşeronlaştırma ve sendikasızlaştırma uygulamalarıyla iş güvencesi azaldı, esnek çalışma biçimleri yaygınlaştı, kayıt dışı istihdam arttı, çalışma koşulları ağırlaştı, ücretler düştü ve buna karşılık emekçilerin hak arama talepleri ise polis şiddetiyle bastırıldı” denildi.
Basın açıklamasının sonunda şunlara değinildi:
“Peki bugün ne yapmalıyız?
-İşçi sınıfına örgütsüzlüğün dayatıldığı bugün de aynı anlayışla hareket etmek zorundayız. Her işyerinde, her fabrikada, her atölyede taban örgütlenmeleri kurmalıyız.
-Uzlaşmacı sendikacılığa karşı ,mücadeleci sendikal çizgidekisınıfın öz örgütlerini büyütmeliyiz.
-Bugün işçi sınıfı, kendine dayatılan sefalete karşı dört bir yanda eylemdedir. Temel Conta’dan DYO’ya, ReckittBenckiser’dan Beşiktaş Belediyesi işçilerine kadar işçi sınıfı çoban ateşleri yakmaktadır. Tüpraş işçileri önlerine konan barikatları yarıp geçmiştir. Bu direnişleri, bu direnişlerle dayanışmayı büyütmeliyiz.
-15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi sırasında “Yolumuz işçi sınıfının yoludur” diyerek işçi sınıfının direnişine kendi dinamizmi ile katılıp büyüten öğrenci gençlik bugün de kendi talepleriyle sokaklardadır. Bu direnişler büyütülmeli, bunlarla dayanışma içinde olmalıyız.
-Bugün tüm tutuklamalar, saldırılar, yasaklara karşı “insanca, onurlu bir yaşam” mücadelesi veren herkes, gelişen ve süren işçi direnişlerine kendini katmalıdır.
Şunu unutmamak gerekir ; düzeni değiştirecek olan ne seçimlerdir, ne yasalar, ne de vaatlerdir. Ancak örgütlü işçi sınıfı, bu düzeni değiştirebilir.
Tüm emekçileri, 15-16 Haziran’da barikatları aşan o büyük yürüyüşün izinde, sömürüye, güvencesizliğe, adaletsizliğe, sermaye düzenine karşı örgütlenme ve birlikte mücadeleye çağırıyoruz.”
Eylem, “Yaşasın 15-16 Haziran Direnişimiz” ve “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek” sloganları atılmasıyla, alkışlar eşliğinde sona erdi.
15-16 Haziran Direnişini konuştuk

Odak taraftarları olarak dün ayrıca 15-16 Haziran büyük işçi direnişini konuştuğumuz bir etkinlik de gerçekleştirdik. Etkinlikte, Bayraklı Belediyesi’nden haksız şekilde işinden atılan direnişçi arkadaşımız Pınar Özkan da yer aldı.
Gerçekleştirdiğimiz sohbette 15-16 Haziran’ın tarihini, bugünkü işçi sınıfının durumunu, güncel görevlerimizi tartıştık.