iTürkiye, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına karşı oluşturulan Lahey Grubu’nun Kolombiya’da 15-16 Temmuz tarihlerinde düzenlediği toplantı sonucunda hazırlanan ortak bildiriye sonradan imza atma kararı aldı.
Toplantıda, aralarında Güney Afrika, Kolombiya, Brezilya ve Belçika’nın da bulunduğu 30 ülkenin temsilcileri bir araya gelerek Gazze’deki insan hakları ihlallerine karşı uluslararası hukuk çerçevesinde atılması gereken adımları içeren 6 maddelik bir eylem planı üzerinde uzlaştı. Ancak Türkiye, söz konusu bildirinin hazırlandığı dönemde belgeye imza koymayan ülkeler arasında yer aldı.
Bu tutum, özellikle muhalefet partilerinin ve sivil toplum kuruluşlarının sert eleştirilerine neden olmuştu. Ankara’nın İsrail karşıtı bir inisiyatife destek vermemesi, “çelişkili dış politika” ve “insani kriz karşısında sessizlik” suçlamalarıyla gündeme gelmişti.
Dışişleri kaynaklarına göre Türkiye, yapılan diplomatik değerlendirmelerin ardından bildiriye imza atma kararı aldı. Gelişme, hem diplomatik çevrelerde hem de kamuoyunda “geç kalınmış ama doğru bir adım” şeklinde yorumlandı.
Lahey Grubu Bildirisi nedir?
Lahey Grubu bildirisinde, Gazze’de sivillere yönelik saldırıların durdurulması, sorumluların uluslararası ceza mahkemelerinde yargılanması, acil insani yardım koridorlarının açılması ve soykırım iddialarının etkin şekilde araştırılması gibi başlıklar öne çıkıyor.
Muhalefet: “Kamu baskısı sonuç verdi”
CHP ve DEM Parti’den yapılan açıklamalarda, Türkiye’nin sonradan imza atmasının “kamuoyunun ve uluslararası baskının etkisiyle atılmış gecikmeli bir adım” olduğu vurgulandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı şu ifadeleri kullandı: “Türkiye, Gazze’de yaşanan insanlık suçlarına karşı daha en başından net bir tavır almalıydı. Bu geri dönüş, doğru yönde ama geç kalınmış bir adımdır.”