Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi Almanya’nın başkenti Berlin’de, farklı üniversitelere Filistin ile dayanışma adına kamplar kuruldu. Kurulan kamplar ise polis tarafından dağıtıldı, öğrenciler işkenceler altında gözaltına alındı.
Olayların ardından Almanya’nın Eğitim Bakanı Bettina Stark-Watzinger, eylemlere katılan öğrencilerin üniversitelerden atılmalarının mümkün olması gerektiğini savundu. Olayların büyümesiyle Berlin’in çeşitli üniversitelerinde çalışan akademisyenler, öğrencilerle dayanışma göstererek bir bildiri yayınladı. Bu bildiriye destek olmak amacıyla dünyanın çeşitli üniversitelerinde çalışan başka akademisyenler de imza attı.
Almanya’nın Eğitim Bakanı ise bu gelişmeler üzerine Axel-Springer Yayınevi Grubu’na ait Amerikancı, silah lobisini destekleyen, ırkçı söylemleri ile bilinen popülist BILD gazetesine yaptığı bir açıklamada bildiriyi yayınlayan akademisyenleri hedef gösterdi. Yapılan açıklamada, “İsrail ve Yahudi nefretine karşı net bir tavır almak yerine, üniversite işgalcileri mağdur edildiği ve şiddetin önemsizleştirildiği” iddia edildi. Profesörlerin ve akademisyenlerin “temel yasa zemininde durmadığını” iddia ederek bir kez daha “Antisemitizm ve şiddet vakalarında” üniversite yönetiminin hızlı hareket etmesi ve polisi devreye sokmasının doğru olduğunu savundu.
BILD Gazetesi ise kısa bir süre sonra bildiriyi imzalayan bazı akademisyenlerin fotoğraflarını ve isimlerini açıklayarak hedef gösterdi.
