Samsun’da TAB gıda emekçileri basın açıklaması yaptı: “Gıda kuryeleri güvenceli, insanca çalışma koşulları istiyor”

0
422

Samsun Gazi Caddesi’nde bugün saat 10:00’da, Türkiye Gıda Sanayi İşçiler Sendikası basın açıklaması gerçekleştirdi. Yoğun kar yağışı altında TAB gıda kurye emekçilerinin taleplerinin dile getirildiği basın açıklamasına, 20 kişinin üzerinde katılım sağlandı. Ayrıca basın açıklamasında “TAB gıda kuryesi köle değildir” sloganı atıldı. 

Basın açıklamasının tamamı şu şekilde: 

“Değerli basın emekçileri, bugün burada bizimle dayanışmada bulunan tüm işçileri, emekçileri ve gelen kurumları saygıyla selamlıyorum. Ülkenin dört bir yanında metal, motokurye, tekstil, maden, kargo, sağlık, gıda, fast food, depo ve benzeri birçok iş yerinde, işletmede, fabrikada düşük zamlara, artan enflasyon karşısında yetersiz kalan ücretlere, işten atmalara ve sendikalaşmanın önündeki engellere karşı, ayağa kalkan, direnen, mücadele eden tüm işçi sınıfımızı selamlıyor, yanlarında olduğumuzu bir kez daha belirtmek istiyorum.

Değerli basın emekçileri ve işçi kardeşlerim Tab Gıda’da çalışan işçiler olarak yaşadığımız haksızlıklara karşı gücümüzü birleştiriyoruz, sesimizi yükseltiyoruz. Burger King. Popeyes, Sbarro, Arby’s, Usta Pideci, Dominos’s, KFC, Mc Donald’s işçileri olarak yaşadığımız sorunlar aynıdır; sesimizi, sözümüzü gücümüzü birleştiriyoruz. Ata Holding’e bağlı Tab Gıda firmasında çalışanlar özellikle esnaf kurye dayatmasıyla karşılaşan kuryeler son günlerde oldukça yoğun mobbing ve baskıyla karşı karşıya kalmaktadır.

Burger King. Popeyes, Sbarro, Arby’s, Usta Pideci gibi zincir restoranlar işleten Tab Gıda firması her geçen gün servetini büyütürken çalışan üzerindeki baskısını arttırırken, sömürüsünü yoğunlaştırmaktan da geri durmuyor. Tab Gıda’ya bağlı çalışan işçiler son dönemlerde yeni bir baskıyla karşı karşıyadır. Fiyuu uygulamasıyla çalışanları esnaf kurye modeline geçirmeye zorlayan firma bunu kabul etmeyen işçilere yıldırma politikası uygulamaktadır. Esnaf kurye uygulaması ile birçok güvencesizlik yaşayacak kuryelere yetmezmiş gibi tazminat haklarından vazgeçmeleri yönünde de baskı uygulanmaktadır; ‘’Siz tazminatlarınızı boşverin çok çalışırsanız birkaç aya zaten bu tazminatı kazanacaksınız’’ şeklinde anlamsız cümleler kurulmaktadır. Bu uygulamaya geçildiğinde yapmakla sorumlu olunan işi yaparken oluşacak masraflar çalışanlara yüklenmektedir. Zaten yoğun trafikte riskli bir iş yapılırken olası kaza ve masraflar da tamamen çalışana yüklenmek isteniyor. Şirketler pandemi döneminden bu yanaher geçen gün servetlerini arttırırken çalışan kesimin ise ücret kaybı oluşmuş ve beraberinde çalışma koşulları çekilmez bir hal almıştır. Son dönemlerde birleşerek sesini duyurmaya çalışan HepsiBurada, Trendyol, YemekSepeti kuryelerdinden buna yakından tanık oluyoruz. Bizler de sendikalaşma çalışması yürüttüğümüz Tab Gıda bünyesinde yapılmak istenen bu hak gaspına karşı kurye işçi arkadaşların birlik beraberliğini sağlayarak haklı mücadeleleri yanında sonuna kadar yer alacağımızı duyuruyoruz. Tab Gıda işçisi köle değildir, kuryeler köle değildir, dayatılan kölelik koşullarını asla kabul etmiyoruz. Çalışanların hak ettiği değerim, ücretin ve iş güvencesinin karşılanarak, insanca çalışma koşulları oluşturulmasını talep ediyoruz. TAB Gıda yeni yatırımlar yapıyor, yeni şubeler açıyor, karına kar katıyor. Artık kazançlardan payımızı istiyoruz. İnsanca geçinmek, insanca yaşamak, insanca ücret almak istiyoruz. Yıllık izinlerimizi kullanmak istiyoruz. Fazla çalışmanın karşılığı olan mesai ücretlerini almak istiyoruz. Kölece çalışmak istemiyoruz. Çalışan işçiler olarak iş yerinde karar süreçlerinde söz sahibi olmak istiyoruz.

Fast food işçisi olarak yarış atı değiliz, performans uygulaması ile bizi yarıştırmayın. Rekabet değil, insanca çalışma istiyoruz. Çalışırken hak gasplarına uğramak, haklarımızın yenilmesini istemiyoruz. Alın terimizin, emeğimizin karşılığı tam verilsin. Çalışırken endişesiz, güven içinde çalışmak, gelecek kaygısı duymak istemiyoruz.

Bir kez daha tüm TAB Gıda ( fast food) çalışan işçiler olarak gücümüzü birleştirelim, insan gibi çalışalım, insan gibi yaşayalım, insan gibi ücret alalım diyoruz. Tüm işçileri örgütlenmeye ve hak almaya çağırıyoruz.

TAB Gıda işçisi yalnız değildir.

Fast food işçisi yalnız değildir.

Disk/Gıda iş sendikası” 

Basın açıklamasında Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği (SMKD) ve Restoran ve Otel İşçileri Sendikası da (Resto-İş-Sen) konuşma yaptı. 

SMKD yaptığı konuşma metni şu şekilde: 

“Kuryeler nefes alamıyor

Pandemide ağır yükler taşıdık, kahraman ilan edildik. Bizler sadece evrak, yemek, ilaç, kargo taşımıyoruz, can da taşıyoruz.

Dayatılan esnaf kurye modeli, bizi canımızdan bezdirmeye devam ediyor.

Kimsenin kimseye temas etmediği pandemi günlerinde, biz evraklarınızı, yemeğinizi, ilacınızı, alışverişlerinizi ulaştırdık. Ve kapılar suratımıza kapandı. Bir teşekkür çok görüldü.

Bağ-Kur destek indirimleriyle, kahraman kuryeler bireysel şirketler kurmaya itildi. Böylelikle ne yıllık izinler kaldı, ne sosyal haklar. Yük üstüne yük, tüm masraflar kuryeler yıkıldı.

Yıllık bazda dikkatlice hesaplayanlar, bedava çalıştıklarının farkında. Dayatılan bu sisteme dur demek, bizden sonraki nesiller için de boynumuzun borcu, mirasımızdır.

Restoranla müşteri arası sipariş hattını sağlayan ara program sahipleri, bireysel şirket kurdurulan emekçi kurye kardeşlerimizden hatta restorandan daha çok kazanıyor.

Ve sömürü sisteminin ana sponsoru oluyor.

Hemen gelsin, şu kadar dakkada kapında reklamlarıyla, anlık alelacele yollarda can verirken, tüm riskler üstüne bir de esnaflığın yükü dayatılıyor. Temiz bir zihinle çalışmak yerine hesap yaparak yola çıkınca cana geliyor.

Nefes alamıyoruz.

Samsun Motosikletli Kuryeler Derneği yönetimi olarak,

Sesimizi duyan kurye arkadaşlarımızı sendikalaşmaya, birlik olmaya davet ediyoruz.”

Resto-İş-Sen: “Kurye kardeşlerimizi sendikalaşmaya davet ediyoruz.”

Resto-İş-Sendikası ise kuryelerin yaşadığı sıkıntıları dile getirerek basın açıklamasında şunları ifade etti:

“Kuryeler nefes alamıyor

Bizi boğan sadece trafikte kokladığımız egzoz gazı değil. Bu gürültü, hava şartları, kaza yapma korkusu, hızlı teslimat baskısı, trafikte yaşadıklarımızın stresine bir de bize vergi mükellefi olmayı dayatan, esnaf kurye modeli balonu eklendi.

İş güvenliği yönünden bakalım.

Esnaf kurye modelinde masraflarla başa çıkıp para kazanmak için, kuryeler 9 saatin çok üstünde çalışmakta, haftalık izin yapmamaktadır. Bu yorgunlukla dikkat ve güvenli sürüş kaybolduğunda kurye kardeşlerimiz, çocuklarına sağ salim sarılamaz olmuştur. Kaza riski artmıştır.

Sigorta, yemek, araç, araç eskime bedeli, kıyafet, koruyucu ekipman bedeli, yakıt ve kdv dahil olduğunda esnaf kuryeye kalan asgari ücrete yakın bir paradır.

Haftalık iznimizin olmadığı, hasta olduğumuzda, kaza yaptığımızda, izin yaptığımızda para kazanamayıp dolaylı yoldan mobbingle çalışmak zorunda bırakıldığımız esnaf kurye modeli bizi boğmaktadır.

Patronsuz kurye, kuryeler 15 bin lira kazanıyor başlıklarındaki yalan yanlış YouTube videolarıyla şişirilen bu algı oyununun içinde

büyük firmaların gençleri sömürdüğü, bu yöntemle devletten inanılmaz ölçüde vergi kaçırılmasının teşvik edildiği gerçeği yatmaktadır.

Bu sistemle büyük şirketler, kuryeleri günde istediği kadar (isterse 15 saat çalıştırabiliyor) sigortalarını, yemeklerini, motor aşınma bedellerini ödemiyor, motorcular kaza yaptıklarında, hastalandıklarında sorumluluk almıyor, tazminat, yıllık izin ve buna benzer haklarını vermiyor ve kanunen hiçbir sorumluluk almıyorlar.

Bu sistem maalesef biz istemesek de geldi, büyük destekçileri ve ekonomisi var.

Bir genç arkadaşımızın hata yapmasını önlersek ne mutlu. Birlikten kuvvet doğar diyerek kurye kardeşlerimizi sendikalaşmaya davet ediyoruz.”

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.