30 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde birçok insanın seçimlere duyduğu güveni sarsacak derecede yolsuzluk olayı yaşandı. AKP sandıklar üzerinde oyunlar oynayarak, toplumun gözünde kaybetmiş olduğu itibarının bu oyunlarla kapatmaya çalıştı. Bir çok Bakanın, AKP’li siyasetçilerin, yakın akraba ve bakan çocuklarının isimlerinin karıştığı yolsuzluk olaylarının açığa çıkması AKP’li siyasetçileri utandırmak bir yana daha fazla çirkinleştirdi. 2014 yerel seçimleri halk açısından sonuçları çokça tartışılan, yolsuzluğun ve şaibenin en çok görüldüğü seçimlerden biri oldu. Bir çok il ve ilçede seçimlerin iptal edilmesiyle ilgili başvurular yapıldı. Gizlisi saklısı kalmadan göz önünde yaşanan yolsuzluklar nedeniyle birkaç bölgede oylar defalarca sayılarak belediye başkanlığı partiler arasında sürekli değişti. YSK, yapılan itirazların çoğunu reddetti. Yargıdan, polise kadar birçok devlet olanağını kendi çıkarları için kullanan AKP, seçimlerden güçlü çıkabilmek için her türlü oyunu oynadı.
Yolsuzluk ve şaibenin gölgesinde geçen 2014 yerel seçimleri sosyalistler açısından umut verici bir gelişmenin yaşanmasına neden oldu. Tunceli’nin Ovacık ilçesinde yapılan belediye Başkanlığı seçimlerinde Türkiye’nin uzun süredir göremediği bir gelişme oldu. Gezi direnişinin ardından ortaya çıkan sol atmosferin sosyalistlerin lehine bir gelişme yaratabileceği görüşü, bağımsız ve örgütlü bir sol birliğin ortaya çıkamamış olması nedeniyle çok ileriye gidemedi. Tunceli’nin Ovacık ilçesinde yapılan Belediye Başkanlığı seçimlerini Fatih Mehmet Maçoğlu’nun kazanması ise sosyalistler açısından umut verici bir gelişme oldu.
Demokratik Halklar Federasyonu ve Türkiye Komünist Partisinin ortak adayı olan Fatih Mehmet Maçoğlu Ovacık’taki seçim başarısının ardından basının ilgi odağı oldu. Birçok yayın organı “ Ovacık’ta komünist başkan” “Türkiye’nin ilk Komünist Başkanı” “Komünistler ilk kez kazandı” başlıklarıyla Ovacık seçimlerine yoğun ilgi gösterdi. Maçoğlu’nun ilk iş olarak Ovacık’taki ulaşım ücretlerinin sembolik düzeye düşüreceği, su fiyatlarında önemli bir indirim yapacağı, basın-yayın organları tarafından “komünist başkanın ilk icraatı” başlığıyla verildi.
Sosyalistler açısından heyecan verici bir gelişme olan Ovacık Belediye Başkanlığı seçimleri, şimdiden birçok insanın umutlandırdı. Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu, Türkiye’nin birçok yerinden insanların destek mesajları gönderdiğini, ihtiyaç duyulması halinde Ovacık’a gelip çalışmak isteyen birçok insanın olduğunu söyledi. Maçoğlu Devrimcilerin belediyecilikte yeni bir anlayışı temsil ettiğini söyleyerek “biz omzumuzdaki yükü biliyoruz” dedi
Maçoğlu, kendisiyle yapılan röportajlarda seçimin nasıl kazanıldığını, Halkın bu başarıdaki etkisi ve önümüzdeki günlerde Ovacık Belediyesi’nde öncelik olarak neler hedefleniyor gibi konularda düşüncelerini paylaştı. Belediyenin Halk tarafından kurulacak meclisler tarafından yönetileceğini söyleyen Maçoğlu, halkın kendilerinden “Yalan söylemeyin, adam kayırmayın, grupçuluk yapmayın, belediyenin bütçesini şeffaf olarak topluma açın” gibi isteklerde bulunduğunu söyleyerek “ Tüm ihtiyaçları, beklentileri ve yapılacak projeleri halkla birlikte hayata geçireceğiz” dedi ‘
Şimdiden ilgiyle takip edilecek bir Belediye olan Ovacık Belediyesi, alternatif belediyecilik konusunda sağlayacağı başarıyla daha çok ilgi odağı olacaktır.
Fatih Mehmet Maçoğlu basının kendisiyle yaptığı röportajlarda şunların altını çizdi.
“İlk olmak çok güzel bir duygu”
“Türkiye’de ilk olmak ya da bir ilki başarmak nasıldı? Bilmiyorduk, şimdi onu öğrendik” “Türkiye’nin her yerinden tebrik telefonları aldım. Sabaha kadar zaten hiç uyumadık, telefonlarımız susmadı. Gösterilen ilgi ve alaka, basının ilgisi, bizi son derece memnun etti ve ilk olmak çok güzel bir duygu. Dersim halkı, hep ilklere imza atmıştır, ilkleri başarmıştır. Ülkenin her yerinden, Karadeniz’den, Akdeniz’den, köylerden insanlar arıyor, mutluluğunu belirtiyor. Hatta bize iş düşerse gelip çalışacağına dair sözler veriyorlar.
Belediye Başkanı bir koordinatör olacak. Belediyeyi Devrimci halk meclisleri yönetecek
En önemli iddiamız halkın kendini yönetmesi. Devrimci halk meclisleri, mahalle komiteleri, gençlik komisyonları ve kadın komisyonlarından oluşacak. Belediye başkanı burada bir koordinatör ya da bir memur olacak. Halk meclislerinde, muhtarlar , toplumun ileri gelenleri, dileyen kamu kuruluşları, partiler, dernekler vs yer alacak. 20-30 kişi arasında bir meclis oluşturulacak. Bunu ilk 6-7 ayda hayata geçirmemiz gerekiyor. Çünkü 3 yıl içinde bu sistem tam kurumsallaşmazsa halkın oyunu geri çekerek bizi belediye başkanlığından alma hakkına sahip olduğuna dair söz verdik.
Kadın, gençlik ve engelli komisyonları oluşturacağız
“Siyasal açıdan ötekileştirilen, asimile edilmek istenen ve zorla göçe itilen bir toplum var. Bu nedenle toplumda bir güven erozyonu, siyasal iktidarlar tarafından bilinçli bir şekilde yaratıldı. Burada bizlere düşen, Dersim’in inançlarına, kültürel, demokratik yapısına, tarihsel ve doğal dokusuna uygun projeler sunmak. Amacımız halk meclisleri, kadın komisyonları, gençlik komisyonları, engelli komisyonları oluşturarak birlikte karar almak; eğitime yönelik ve sosyal etkinlikler yapmak; doğamızı tehdit eden şirketlere karşı daha etkin bir şekilde mücadele etmek, geçmişimizin ve inançlarımızın yok olmamasını sağlamak. Üretimle ve ekonomik tedbirlerle ilgili projelerimiz önemli olacak. Bunlar tarım, hayvancılık ve turizmle ilgili, toplumun ekonomik olarak kalkınmasını sağlayacak projeler. 14 kişilik bir seçim komisyonu kurduk ve gece gündüz çalıştık. Halka kendimizi, yapacaklarımızı anlattık”
“Tüm ihtiyaçları, beklentileri ve yapılacak projeleri halkla birlikte hayata geçireceğiz”
Devrimci belediyecilik anlayışının bir alternatif olarak ortaya çıkmasının önemli “Ovacık’ta bu anlayışla halka hizmet edeceğiz. Sosyal belediyecilik kavramını, halkın bu anlayış içerisinde kendi öz yönetimine kavuşmasını sağlayacağım. Devrimci çabayı Munzur’un coşkusuyla birleştirerek güneşli güzel günleri birlikte yaratacağız. İlçede tüm sorunları kuracağımız halk meclisleriyle çözeceğiz. Tüm ihtiyaçları, beklentileri ve yapılacak projeleri halkla birlikte hayata geçireceğiz”
Halkın istediği şeffaf, topluma açık bir belediye.
“Biz hiçbir proje sözü vermedik. Zaten halkın da bize ne yapacağımızdan çok, ne yapmamamız gerektiği konusunda önerileri vardı. ‘Yalan söylemeyin, adam kayırmayın, grupçuluk yapmayın, belediyenin bütçesini şeffaf olarak topluma açın’ dediler.
Çadırınızı kapın Ovacık’a gelin
Belediyenin tek bir ulaştırma hattı var. 1 liraya yolcu taşınıyordu artik ücretsiz olacak. Mevzuat engel olursa sembolik olarak 25 kuruş da diyebiliriz. Su zaten ucuz. Tonu 75 kuruş ama onu da düşüreceğiz. TKP Küba’ya her yıl 3 öğrenciyi eğitim için gönderiyor. Bu öğrenciler artik Ovacık’tan seçilecek. Buraya çok sayıda insan gelecek. Sıkıntımız yok. Vadilerde, dağların arasında kamplar kuralım diyoruz. İnsanlara ‘Çadırınızı kapın gelin’ diye çağrı yapacağız. Bunun alt yapısını oluşturmamız lazım. Buraya yerleşmek isteyenler için de herkesin rahat rahat yaşabileceği yer burası. Alevilik kültürüne ilişkin araştırmalarımız hizmetlerimiz olacak. Cemevi bitme aşamasında, onu açacağız. İnsanimizin ana dili olan Zazaca konusunda kurs açacağız. Çünkü Zazaca bitmek üzere. Bizim kuşaktan sonra gelen gençler dillerini bilmiyor.
Halk meclislerine turizm ve tarım üzerine çalışmayı önereceğiz.
İssizlik sorunu büyük. Belediye’nin 1.2 milyon borcu, 600 bin lira alacağı var ama alacakların tahsil edilmesi çok zor. Borçlu genelde esnaf. İnsanlar burada 3 ay, 4 ay para kazanıyor. 200-300 liralık kirasını bile ödeyemiyor. İller Bankası’ndan aylık 70 bin liranın geldiği bir ilçe burası. O da personele gidiyor. Başka geliri yok. Bizden önce Dünya Bankası, Avrupa Birliği ve SODES üzerinden projeler yaparak bir şeyler yapmaya çalışmışlar. Biz de bu projeleri takip edeceğiz, ayrıca dayanışma gösterecek dostlarımızın katkısıyla gelir elde etmeyi umuyoruz. Bu dayanışma olursa, özellikle turizm ve tarım üzerine çalışmayı önereceğiz halk meclislerine.
Fatsa esin kaynağımız…
“Biz haddimizi ve omzumuzdaki yükü biliyoruz. Asıl başarımız söz, yetki ve kararın halkta olmasıdır. Onu yapmadıktan sonra dışarıdan gelen kaynaklarla şehir değişse bile, psikolojik olarak toplumun algısı değişmeyecek ve bu çok anlamlı olmayacak.”
Esinlendiğimiz örnek olarak Fatsa’da Dev-Yol deneyimi var. Fikri Sönmez’in yapmaya çalıştıklarını devam ettireceğiz. DHF’nin Hozat’ta ve Mazgirt’teki deneyimi var. Oralarda halk meclisi tam hayata geçmedi ama halk toplantıları ile belediye yöneltildi.
