OHAL’de kadına yönelik şiddet artarken çıkarılan yasalarla bu şiddetin zemini hazırlanıyor. Kazanılan haklarımız gasp edilirken bir taraftan da yaşam hakkımız elimizden alınıyor. Kadın düşmanlığı, bizlerin yaşam hakkına saldırarak kendini gösteriyor.
Diğer taraftan AKP hükümeti çıkarılan kararnamelerle şiddeti meşru kılan, kadın-erkek eşitsizliğini meşrulaştıran yasalar ve söylemleriyle hergün bunun propagandasını yapıyor. AKP’li yöneticiler ve milletvekilleri kadınlara yönelik cinsiyetçi dil kullanıyor. Çünkü onların bu söylemleri dinci, milliyetçi politikalarıyla birleşmektedir.
Değindiğimiz gibi birçok kadın kurumu kapatıldı ve yerlerine AKP’nin tekçi ideolojisini inşa edip pekiştirecek “makul kadın” biçimini oluşturan KADEM’ler devreye sokuldu. Korkulan şey kadınların, özellikle de muhalif kadınların bir araya gelip örgütlenmesidir. Peki bir iktidar neden kadın örgütlenmesinden korkar?
Erkek egemen ideolojiyi savunan AKP, kendisine karşı mücadele eden kadın örgütlerinden her zaman endişe duymuş ve bunu açıkça belirtmiştir. Kadınların örgütlü mücadelesi AKP’nin cinsiyetçi politikalarını engellemiş, kadını koruyan değil de erkekle uzlaştıran yasalarını tanımamıştır.
Kadınların artan baskıya, şiddete, hak gasplarına ve cinsiyetçi politikalara karşı mücadelesi de haktır. Bu çok yönlü şiddete karşı mücadelemiz de çok yönlü olacaktır.2018 bizim yılımız. Ve mücadele yolu bir zorunluluktur hem de kazanımlar açısından önemlidir. Biz kadınlar tüm zorluklara rağmen bir direniş ağı, birleşik bir demokrasi cephesi kurabiliriz.
Yaşamın her yanında tutunan;
Kadınlarız biz
Haydi birleşelim
Direnci dirence
Umudu umuda katık ederek
Kardeşçe birleşsin eller
Kurtuluş ipleri çözmekte
Çözelim iplerimizi!
31 Aralık 2017
Odak Dergisi