Hükümet yanlısı AKİT TV’nin “Kılıçdaroğlu’nu asmak lazım”, gibi ifadeleri karşısında Kılıçdaroğlu Ankara Keçiören’de seçmenler karşısında yaptığı konuşmada “Beni asacaklarmış, benim idamım için kanun getireceklermiş, getirmezseniz namertsiniz, imzalamazsam namerdim” dedi. İlk bakışta zulme ve tehdide karşı bir meydan okuma gibi görünen bu sözün pratikte ne anlama geldiği ne yazık ki dokunulmazlıkların kaldırılması sırasında görüldü. Kılıçdaroğlu dokunulmazlıkların kaldırılmasına onay verince olan HDP milletvekillerine olacaktı. Aralarında Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da bulunduğu Kürt milletvekilleri ve siyasetçileri yıllardır hapisteler.
Kılıçdaroğlu daha sonra CHP eski milletvekillerinden Erden Eren’i yeni seçimlerde aday göstermeyerek onun da hapse gönderilmesinin yolunu bile bile açmıştı. Erden Eren’in en büyük suçu, Erdoğan tarafından sevilmemesiydi. Kılıçdaroğlu yakın zamanda ölen ve geçmişte Ecevit’e sövdüğü, Hrant Dink’i katleden caniye methiye düzdüğü şiirleriyle bilinen ülkücü faşist sanatçı Ozan Arif’i Pir Sultan’a benzetmişti. Ecevit CHP’nin eski genel başkanı Hrant Dink ise Ermeni-Türk kardeşliğinin ödünsüz savunucusuydu.
Odak Dergisi