6 Mayıs 1972 yılında idam edilen THKO önderleri Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Arslan; bir kez daha mezarları başında anıldı.
Geçtiğimiz senelere göre çok daha fazla katılımlı ve çok daha coşkulu gerçekleşen anmalar, her sene olduğu gibi sırasıyla kurumların THKO önderlerinin mezarları başında yaptıkları saygı duruşu ve okudukları metin ile gerçekleşti. 
Her sene olduğu gibi Direnişçiler bu sene de ilk önce Deniz’leri ardından ise THKP-C önderi Mahir Çayan’ı mezarları başında andı. İlk anmayı gerçekleştiren Direnişçiler, coşkulu ve gür bir ses tonuyla yürüyüş sırasında sloganlarını haykırdı. Ardından mezar başına gelerek saygı duruşunu gerçekleştirdi ve basın metinlerini okudu. Direnişçilerin okuduğu basın metni şu şekilde idi:
“Bugün burada 45 yıl önce idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Arslan ve Hüseyin İnan’ı anmak için toplandık.
Deniz’ler 68 kuşağının devrimci önderleri ve Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu’nun kurucularıdır. Yaşadıkları dönemde faşizme ve Amerikan emperyalizmine karşı mücadele etmişlerdir. Çoğu devrimci gibi genç yaşta başladıkları devrimcilik yıllarına, üniversite zamanında da devam ederek ülkemizin gençlik önderleri olarak ölümsüzleştiler.
60’lı yıllarda ülkemizde ve dünyada gelişen ilerici gençlik havasının ülkemizdeki temsilcileri oldular. 68 kuşağı dünyada da bir çok yerde devrimcilerin güç kazandığı, baskı sistemlerinin yıkıldığı yıllara denk gelmektedir. Ülkemiz açısından ise Deniz’ler bu anlamda önderlerimiz ve övünç kaynağımızdır.
Deniz’lerin mücadelesini anlamak bugünlerde daha anlamlı hale geliyor. Türkiye yıllardır çeşitli baskıcı-gerici-faşist iktidarlar tarafından yönetiliyor. Şimdi de AKP faşizmini yaşıyoruz. Çıkarılan OHAL ve KHK’lar, sayısız hak gasplarına ve cinayetlerine yol açıyor. Halk, en ileri, en demokrat, en çağdaş yönetimleri hak ederken aksine daha çok baskı ve zor ile yönetilmeye çalışıyor.
Peki Deniz’leri, Mahir’leri, İbrahim’leri kendisine örnek alan biz gençler bu koşullarda ne yapacağız? Saklanıp, sıranın bize gelmesini mi bekleyeceğiz yoksa Denir’ler gibi örgütlenip direnecek miyiz? Ülkemizin işte direnen ve sıranın kendisine gelmesini beklemeyen devrimci gençlere ihtiyacı var.
Bugün Ortadoğu’da yaşanan dinci-gerici savaşı hepimiz görüyoruz. Bu savaşın bir benzeri Erdoğan eliyle ülkemizde çıkarılmaya çalışılıyor. Dinci gericiler, Ortadoğu’da yaptıkları katliamlarını burada da yapmak istiyor. Bu gericilere karşı direnmek bizlerin görevidir. Deniz Gezmiş idam edilmeden önce yazdığı son mektupta “Ne kadar yaşadığımız değil, yaşadığımız süre içerisinde neler yapabildiğimiz önemlidir.” der. Bu söz bizler için her zaman aklımızda tutacağımız bir şiar olmalıdır. Korkmadan, yılmadan ülkemize layık insanlar olmalıyız.
Deniz’ler Sivas’ın Şarkışla ilçesinin Gemerek bölgesinde yakalandılar. 16 Temmuz 1971’de başlayan THKO-1 davasında 9 Ekim 1971 yılında idam cezasına çarptırıldılar. 6 Mayıs 1972 yılında ise ölümsüzleştiler. Anıları mücadelemizde yaşayacak.
Devrim Şehitleri Ölümsüzdür!
Yaşasın Devrim ve Sosyalizm!
Deniz İbo Çayan, Savaşa Devam!
Kahrolsun Teslimiyet, Yaşasın Direniş!”
Okunan basın açıklamasının ardından, diğer kurumlara yer verilmek üzere anmamız sonlandırıldı.
