Rabia Naz’ın babası Şaban Vatan ile söyleşi: “Beni korkutamaz ve susturamazlar”

    0
    1903

    12 Nisan 2018’de, Giresun’un Eynesil ilçesinde yaşayan 11 yaşındaki Rabia Naz Vatan, evinin önünde yaralı halde bulunmuş, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti. Rabia Naz’ın ölümü resmî kayıtlara şüpheli ölüm olarak geçerken, polis sadece “intihar etmiş” olabileceği üzerinde durdu. Baba Şaban Vatan ise kızının intihar etmediğini trafik kazasında yaralandığını ve intihar süsü verildiğini iddia etti. Görgü tanıkları, Rabia Naz’ın evlerinin önünde “birisi eliyle getirip koymuş gibi” durduğunu anlatırken, ambulans şoförü de sağlık ekibinin araba çarpması şüphesiyle müdahalede bulunduğunu söylemişti.

    Kızının ölümünden AKP’li Eynesil Belediye Başkanı Coşkun Somuncuoğlu’nun yeğeninin sorumlu olduğunu iddia eden baba Şaban Vatan, AKP Milletvekili Nurettin Canikli’nin de olayı örtbas etmek için uğraştığını belirtiyor. Olayı aydınlatmak ve kızının katillerini açığa çıkarmak için bir yılı aşkın zamandır mücadele eden baba Vatan ile konuya ilişkin bir röportaj yaptık. İşte Şaban Vatan’ın dergimize anlattıkları:

    Odak Dergisi: Sizi önce bir programda gördük, orada 11 yaşındaki kızınız Rabia’nın “intihar ederek” hayatını kaybettiği söylendiğini ama Rabia’nın intihar etmediğini, araba çarpması sonrası intihar süsü verildiğini belirttiniz. Olayı bilmeyenler için, kısaca yaşadığınız bu süreci anlatır mısınız? Nasıl ve neden trafik kazası olduğu fikrine ulaştınız? 

    Şaban Vatan: Rabia Naz olay günü okul çıkışında arkadaşlarıyla marketten dondurma alıp eğlenerek eczaneye annesinin yanına gidiyor. Eczaneye gelmeden köşe başında olan kırtasiyeye arkadaşlarıyla birlikte giderek daha önceden sipariş ettiği kitaplarını soruyor. Ve orda da tohumlu kalem kazandığını öğreniyor. Sevinçle annesine gidiyor. Annesinden 100 metre yan tarafta olan ilkokulun bahçesinde oynamak için izin istiyor, annesi önce akşam üzeri olduğu için “Olmaz.” diyor, sonra da “15 dakikalığına gidebilirsin.” diyor. Rabia Naz da “ben eve gideyim.” diyor. Eczanede ikram çikolatasından çikolata alıyor, orda çalışan Ali abisiyle de şakalaşıyor ve eve yöneliyor. Saat 16:49 civarı. Ev yolunda yokuş yukarı yolun kenarından giderken, iki aracın yanyana geçme anında bir araç anlık bir sıkışmayla Rabia Naz’a arkadan çarpmış ve Rabia yüzüstü olduğu yere serilmiş. Aracın lastiği ayak bileklerinin her ikisinin de üzerinden geçmiş. Hasarları vücudun hem ön tarafında hem arka tarafında bulunmaktadır.

    ”Rabia’yı olayın olduğu yerin hemen yan tarafında gördükleri eski sarı evin ahırına getirmişler, oradan da iki araç evimin ve iş yerimin olduğu yere sırt üzeri paralel bir şekilde, sol ayak sağ ayağın üzerinde kucakla bırakılmış vaziyette betonun üzerine ölüme terk edilmiş. Amaçları intihar süsü vermekmiş.”

    Odak Dergisi: İddialarınız sonrası size özellikle AKP’li yöneticiler ciddi tepki gösterdi ve gözaltı süreçleri yaşadınız. Giresun Milletvekili ve olay zamanında Milli Savunma Bakanı olan Nurettin Canikli’nin hakkınızda birden fazla suç duyurusunda bulunduğunu biliyoruz. Eynesil’in eski AKP’li Belediye Başkanı da sizden şikayetçi oldu. Rabia’nın ölümü aydınlatılsın diye mecliste verilen soru önergesi de yine AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. AKP’li yöneticilerin bu tutumunu nasıl açıklıyorsunuz? Neden bu tepkileri?

    Şaban Vatan: 22 gün sonra polislerin anlattığı, tanıkların anlatmasıyla yalan çıktı. Beni kandırmak için okul çantası senaryosu yapmışlar. Duruma uyanınca 7 Mayıs günü valiliğe gittim. Süreçte Belediye Başkanı Coşkun’un durumu ortaya çıktı. Daha sonra Nurettin Canikli’nin durumu ortaya çıktı. Canikli’nin durumu özellikle İl Emniyet Müdürü’nün yalan anlatımlarıyla ortaya çıktı. 25 Ekim’de İstanbul’da üzerime polisleri göndererek ve yakın korumasıyla tehdit ederek baskı yapmaya çalıştı. Bu durumu İstanbul Yenikapı’daki “Giresun Günleri”nde yaptı. Daha sonra baskıları sürekli devam etti. Giresun basınına dahi Hakan Karaahmet adlı adamıyla baskı yaptı. Sabah Gazetesi’nde 8 Kasım’da manşet olduğu gün Canikli endişeyle yayına baskı yapmaya çalıştı. Daha sonra savcılığa talimat vererek yayın yasağı getirttirdi. Yayın yasağı gerektirecek bir durum olmamasına rağmen bunu yaptılar.

    “Avukatlarıma dahi baskı yaptırdı. Avukatlarım bunu bana açıkladı. Ayrıca avukatımın yanındayken yine Canikli’nin adamı olan Giresun’dan bir kişi İstanbul raporunun çıkacağı gün, “Ne olacaktı benim bakanım kapatacak tabiki. Koskoca bakan kapatamaz mı sandınız.” dedi telefondan. Zamanı bende mevcut. O adamı da hesap verecek. “

    Daha sonra 27 Mart’ta hakkımda suç duyurusu yaptı. Yine akıl sağlığımla ilgili yargılanmamda Canikli’nin adı çıktı. 10 Nisan’da akıl yargılanmamda kesin karar çıktığı gün yaptığı suçlamayı geri çekmiş. O da 26 Haziran’da tekrar 3 dosyalı suç duyurusu yaptığı gün ortaya çıktı. O zamanki dosyayı geri çektirme sebebi millet ayağa kalktığı için. 26 Haziran’da yeni suç duyurusu olan 3 dosyaya ve ayrıca Coşkun Somuncuoğlu’nun da suç duyurusuna ve İbrahim Somuncu dosyasına ifade verdim. Organize dosya hazırlanmış. 5 dosyaya da ifademi verdim. Aynı zamanda o gün sanatçı Haluk Levent destek için ifade süresince yanımızda oldu. İfadeden sonra çay içtik, Samsun’a gitti. Bizi yalnız bırakmadığı için twitter’dan teşekkür yayınladım.

    Aynı gün öğlen civarı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu aradı destek ve ifade durumu için. Bende baz istasyonuna ve HTS kayıtlarına yönelmediklerini belirtim. Sayın Kılıçdaroğlu yanımızda olduklarını ve hukukçularını yönlendireceğini belirtti.

    Odak Dergisi: Gerçeğin açığa çıkarılması için başlattığınız ve halâ devam eden hukuk sürecini biraz anlatır mısınız? Nereye geldi dava süreci?

    Şaban Vatan: Dava halen savcılığın kapatma gayreti içinde olduğu bir durumda. Sadece tanık dinleniyor. Asıl durumlara yönelmiyorlar. Yok edilmiş çorapları ve kayıp saç tokası olayıyla ilgili bir açıklama yok. Araç durumuna yönelmiyorlar, GSM konumlarına yönelmiyorlar. Sadece neredeyse 70 kişi civarında tanık ifadesiyle dosyayı sulandırmaya çalışıyorlar.

    Odak Dergisi: Size nasıl yardımcı olabiliriz? Bizlerden ve kamuoyundan ne bekliyorsunuz?

    Şaban Vatan: Öncelikle bu hafta HaberTürk ve Star Gazetesi’nin algı yapmak için yayınladığı haberleri protesto ediyorum. DNA eşleştirme durumuyla, şüpheli evin durumu ve aracın durumunu ortadan kaldırmaya yöneldiler. Savcılıkla görüştüm. “Biz bir açıklama yapmadık ve dosyada gizlilik kararı var. Yalan haber yapmışlar.” dedi. Ben de yazılı açıklama istedim Savcı hanımdan. Pazartesi muhtemelen alacağım. Yanlı yayınla ilgili anlaşılan şu ki, Canikli’nin talimatı doğrultusunda yapılan algı olduğu ortaya çıktı. Star Gazetesi’nden Kemal Gümüş sorularıma kaçamak yaptı. Telefonu kapattı. HaberTürk “Gereken düzeltmeyi yapacağız.” dedi ama yapmadı. 

    Rabia Naz durumları net olduğu halde siyasetçi Canikli’nin devreye girerek Alucra’da yaptığı çocuk cinayeti örtbası gibi. Bize de aynı durumu yaptı. Beni korkutamaz ve susturamazlar. Urfa Siverek vahşetini Salı gecesi ortaya çıkaran da benim. Yekbun kızımız beni aradı, o gece ben de BBC ile görüşerek ve Bakan Soylu’yla görüşerek örtbası engelledim. Şu an Ak Parti Urfa Milletvekili Zülfikar İzol’un kardeşleri ve yeğeni hapiste. Vekil İzol da olayın talimatını veren kişi. 2003’de de o aileden bir kişiyi daha öldürmüş. Örtbas edilmiş. Onu hiç gündeme getirmiyor Vali bey. Duyarlılığınız için teşekkür ederim.

    Odak Dergisi: Asıl biz teşekkür ederiz, yürüttüğünüz bu mücadelede sizi destekliyoruz.

    CEVAP VER

    Please enter your comment!
    Please enter your name here

    This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.