Hasan Cemal’den yetmez ama evet savunması: “Darbecilere karşı Erdoğan’ın tarafını tuttum çünkü adam iyi şeyler yapıyordu”

0
280

14 Mayıs seçimlerinde Yeşil Sol Parti milletvekili adayı ve bir dönemin Erdoğan destekçilerinden olan yetmez ama evetçi Hasan Cemal t24’ten Candan Yıldız’a yaptığı açıklamalarda ‘neden Erdoğan’a destek verdiğini’ gerekçelendirdi. Erdoğan destekçisi olduğu döneme ilişkin konuşan Cemal “Darbecilere karşı Erdoğan’ın tarafını tuttum. Çünkü adam iyi şeyler yapıyordu” ifadelerini kullandı.

Açıklamasında ‘yetmez ama evet’ dediği 12 Eylül referandumunu “bir sürü olumlu maddesi vardı” diye öven Hasan Cemal, referandumun iktidara ve cemaate verdiği güce ilişkin ise, “Bunu öngörmek mümkün müydü? Herkes bunu öngördü mü? Bilmiyorum ama ben öngöremedim. Bu kadarının olacağını öngöremedim” dedi.

Hasan Cemal’in açıklamaları şöyle:

“Cumhuriyet mitingleri vardı o dönem. Bu mitingelerin yapılmasının nedeni de AB yolunu kesmek, Kıbrıs’ta çözümü engellemek. Daha doğrusu Türkiye’nin AB sürecinde katılım müzakerelerinin önünü açmayı engellemekti. Peki, bu neydi bu tam darbecilerin istediği bir şeydi. Buna ben karşı çıktım. Cumhuriyet mitinglerinin arkasındaki gizli plan budur dedim. Nitekim Türkiye’de o dönemde askeri tertiplerin en çok nerede çıktı; Eski Deniz Kuvvetleri Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek’in günlüklerinde, Mustafa Balbay günlüklerinde. Bunları okuduğunuz vakit her şeyi bir yana bırakın, bu günlükleri okuduğunuzda Türkiye’de nasıl bir tertip, askeri darbe tehditlerine maruz kaldı bu devlet ben buna karşı çıktım.

Bu dönemde de darbecilere karşı Erdoğan’ın tarafını tuttum. Çünkü adam iyi şeyler yapıyordu. 2008 seçimlerinde yüzde 47-48 oyla seçimleri kazandı. Abdullah Gül Cumhurbaşkanı olmasın, bunlar cumhurbaşkanı olurlarsa devleti ele geçirirler. 367 olayı tam bir rezillikti hukuk açısından. Bu da öyle oldu. Kazandılar üç gün sonra Anayasa Mahkemesi’nde kapatma davası açıldı. Seçim sandığında yüzde 48 oy almış bir partinin kapatılması için dava açıldı. Şunu da iyi biliyoruz; bu davanın arkasında asker ve sivil ‘darbeciler’ vardı. Buna evet mi diyecektim? Hayır dedim ve buna da karşı çıktım. Bunların hepsini topladığın vakit arkasından 2010 Referandurumu geliyor.

2010 Referandumu’nda ‘yetmez ama evet’ oyu verenler, en çok küfür yediğimiz konulardan biri.

Yetmez ama evet’e baktığında bir ince nokta var. Çok gözden kaçırılıyor. O noktada bu kapsamlı bir Anayasa değişikliğinin bir sürü olumlu maddesi vardı. Bu Anayasa değişikliği Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu tarafından demokrasiye uygun bulundu. İlan edildi. Hakikaten de demokrasiye uygundu. Orada bu yasa çıktıktan sonra Anayasa Mahkemesi’ne götürüldü. Anayasa Mahkemesi’nde de çok kritik bir hükmü iptal edildi.

Bu kritik hüküm iptal edildikten sonra orada iş çığırından çıktı. Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu’nun gerçekten orada Fetullahçıları ve Erdoğan iktidarının istediği kişilerle doldurulması oldu. En çok da tabi Fetullahçılar burada nemalandırlar. Şimdi bununla birlikte doğan sonuçların hepsini kabul etmek mümkün değil. Bunu da o netlikte öngörmek de mümkün değildi. Ama bunu Anayasa Mahkemesi’ne bu yasayı ki o yasayı bütünüyle Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu ‘evet bu demokrasidir. Seçim organlarını, seçim tabanını genişletiyor. O yüzden demokratiktir dediği için onay verdiler’. Fakat bu Anayasa Mahkemesi’ndeki değişiklikle kötü emel sahipleri tarafından kullanıldılar. Bu da gerçekten çok kötülüklere yol açtı. Bunu öngörmek mümkün müydü? Herkes bunu öngördü mü? Bilmiyorum ama ben öngöremedim. Bu kadarının olacağını öngöremedim.

Fakat şunu da söylemek lazım ‘yetmez ama evetçilere’ öyle bir düşmanlık yaratıldı ki sanki onlar Erdoğan’ı seçim sandığında iktidara getirdiler. Erdoğan’ın bütün bu Türkiye’de hukuk, demokrasi, özgürlüğü yerle bir eden tavırlarına sanki biz sebep olduk; ‘Yetmez ama evet’ oyu verenler. Bu büyük bir haksızlık, bu bir siyasi operasyon. Erdoğan’ı bu konularda ve bu açılardan desteklemiş olmakla birlikte Erdoğan’a Türkiye’de en sert yazıları yazan gazetecelerden biriyim. Demokrasi için yazdım bütün bunları. Benim o dönemdeki desteğim böyle siyah beyaz bir destek değildi. Desteklerken bazı konularda çok sert bir şekilde eleştirmeye devam ettim. Sonrada hep eleştirdim.”

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.