Dün Kürt Ulusal Hareketi’nin kaynakları tarafından “PKK’nin 12. Kongre kararları çerçevesinde tarihi bir adım daha atılacak” şeklinde yayılan bilgi merakları PKK’nin bugün yapacağı açıklamaya yöneltmişti. PKK’den beklenen açıklama geldi.
PKK, “barış ve demokratik toplum sürecinin önünü açmak amacıyla tarihi bir adım daha atacaklarını” belirtti. Bu kapsamda Kandil’de KCK Yürütme Konseyi Üyesi Sabri Ok, YJA Star Serhat Eyalet Komutanlığı Üyesi Vejin Dersim ve HPG Komuta Konseyi Üyesi Devrim Palu’nun da aralarında bulunduğu 25 gerilla tarafından bir açıklama daha yapıldı.
PKK, Türkiye’deki tüm güçlerini Medya Savunma Alanları’na çekeceğini duyurdu. Yapılan açıklamada, “12. Kongre kararları temelinde planladığı Türkiye sınırları içinde çatışma riski oluşturan ve olası provokasyonlara açık olan Türkiye’deki tüm güçlerimizi Medya Savunma Alanları’na geri çekme işlemini Önder Abdullah Öcalan’ın da onayı temelinde geliştirmekteyiz” ifadelerine yer verildi.
Sabri Ok tarafından yapılan açıklamada, “Geçen 8 aylık süre içinde Kürt tarafı olarak biz, Barış ve Demokratik Toplum çağrısı temelinde tarihi öneme sahip büyük adımlar attık” ifadeleri kullanılırken, geride bıraktığımız süreçte PKK’nin tutumu üzerinde duruldu.
Türkiye’deki güçleri çekmeye başladıklarını aktaran Ok, “Medya Savunma Alanları’na ulaşan gruplardan bir kısmı şu an burada bulunmakta ve bu açıklamaya bizzat katılmaktadır. Ayrıca sınır alanlarında da çatışma riski oluşturan olası provokasyonlara açık olan mevzilerde de benzer düzeltici tedbirler alınmaktadır” dedi.
12. Kongre Kararları’na bağlı olduklarını ve uygulamakta kararlı olduklarını aktaran Ok, alınan kararlar doğrultusunda sürecin gerektirdiği hukuki ve siyasi yaklaşımların da gösterilmesi gerektiğini belirtti. Ok, “Bu çerçevede PKK’ye özgü Geçiş Hukuku esas alınmalı, demokratik siyasete katılabilmek için gerekli özgürlük ve demokratik entegrasyon yasaları gecikmeden çıkarılmalıdır” diye ekledi.
“Hareket Yönetimi” imzası ile yapılan açıklama şu ifadelerle sonlandırıldı: “Son olarak çağrımız, başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm halkımızadır. Süreç birilerinden bir şeyler bekleme değil, özgür ve demokratik bir yaşamı örgütlü mücadeleyle yaratma ve kazanma sürecidir. O halde kendini bu yaşamın içinde gören herkesin ‘Barış ve Demokratik Toplum Sürecinin’ başarısı için seferberlik düzeyinde mücadele etmesi gerekir. Barış ve Demokratik Toplum Manifestosu mutlaka zafere ulaşacaktır.”
