Türkiye ile cihatçı HTŞ grubu arasında TL kullanılmasına dönük bir anlaşma oluşturulduğu ve Türkiye’nin İdlib’de bulunan ve El-Kaide bağlantılı HTŞ’nin oluşturduğu “Kurtuluş Hükümeti’ni” tanıyarak ona para yolladığı iddia edildi.
HDP Diyarbakır Milletvekili Hişyar Özsoy, Suriye’nin İdlip vilayetini büyük oranda kontrol eden Heyet-i Tahrir’uş Şam’ın (HTŞ) TL kullanma kararını ve ardından Türkiye’den bölgeye büyük miktarda TL gönderilmesini Meclis gündemine taşıdı.
HTŞ’nin Birleşmiş Milletler ve Türkiye tarafından resmi olarak “terör örgütü” kabul edildiğini hatırlatan Özsoy, HTŞ’ye bağlı “Kurtuluş Hükûmeti”nin Suriye lirası yerine TL kullanma ve maaşları TL olarak ödeme kararına dikkat çekerek, “Büyük miktarda Türk lirasının İdlip ve Azez’e gönderildiği, günlük ticaret ve ödemelerde bundan sonra TL’nin kullanılacağına ilişkin haberler de yerli ve yabancı basına yansıdı. Birleşmiş Milletler de bir açıklama yaparak 11 Haziran’da İdlip merkezinin bazı bölgelerine büyük miktarda Türk lirası sokulduğunu açıkladı” dedi.
Özsoy, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun yanıtlaması istemi ile şu soruları yöneltti:
- Türkiye ile Türkiye’nin resmen terör örgütü olarak kabul ettiği HTŞ arasında İdlip’de TL kullanılmasına yönelik bir mali anlaşma mı yapılmıştır? Bu anlaşma bakanlığınızın bilgisi dahilinde midir? Değil ise, İdlip’e balya balya TL transferi hangi kurum aracılığıyla gerçekleştirilmektedir?
- Türkiye TL transferi ile birlikte artık HTŞ’yi terör örgütü olarak görmemekte ve bu örgüte bağlı “Kurtuluş Hükûmetini” resmi olarak tanımakta mıdır?
- Türk Lirası kullanmaya başlayan HTŞ “yerli ve milli” kategorisine mi girmiştir?
- HTŞ bu mali düzenleme karşılığında Türkiye’den bir talepte bulunmuş mudur?
- Başka bir ülkenin sınırları içerisinde TL’nin maaş ödemeleri ile birçok mali ve ticari işlemde kullanılması fiili bir mali ilhak durumu değil midir?
- Birleşmiş Milletler ve Türkiye’nin resmen terör örgütü olarak kabul ettiği bir örgüt ile yapılan bu mali düzenlemenin uluslararası hukuku ihlal ettiğinin, bunun ağır sonuçları olabileceğinin ve bu konuda sorumlu bulunan kişilerin bir gün uluslararası mahkemelerde yargılanabileceğinin farkında mısınız?
