Haftanın özeti

0
1212

Bu hafta, haftanın özetine yine çok yoğun olan Türkiye gündemi ile başlıyoruz. Ardından dünyadaki gelişmelere baktıktan sonra resmin bütününden gidişi görmeye ve mücadeleye yönelik sonuçlar çıkarmaya çalışacağız.

Bir süredir uzun video çekimleri görülmeyen mafya lideri Sedat Peker, bu hafta ağırlıkla Twitter hesabından açıklamalar yaptı. Sedat Peker, AKP Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Korkmaz Karaca ile ilgili iddialarda bulundu. Peker, Karaca’ya hitaben “Sezgin Baran Korkmaz’ın verdiği arabaya biniyordu” dedi. Sezgin Baran Korkmaz ise uluslararası kara para trafiğinde yer aldığının ortaya çıkmasından sonra yurtdışına çıkıp bir daha dönmemişti. Korkmaz geçtiğimiz günlerde Avusturya’da ABD yargısının talebi üzerine tutuklandı. Çektiği her video ve yaptığı her açıklaması gündem olan mafya lideri Sedat Peker’in YouTube kanalı ve bazı videoları ile Twitter ve Instagram hesapları, ‘milli güvenlik ve kamu düzeninin korunması gerekçesiyle’ erişime engellendi. Peker’in videoları uzun süre serbestçe izlenebiliyordu. Önce Peker’in ikamet ettiği BAE makamları tarafından engellendiği haberleri çıkmıştı. Videolarını serbestçe yayabilen Sedat Peker’in sesinin nasıl kısıldığı merak ediliyor.

Boğaziçili akademisyenler, kayyum rektör Melih Bulu’ya karşı direnmeye devam ediyor. Perşembe günü itibariyle 172 gündür direnişte olan akademisyenler “Kabul etmiyoruz vazgeçmiyoruz” diyerek sırtlarını 117’nci kez rektörlük binasına döndü. Fakat hükümet baskılarına devam ederek bu sefer de kayyum rektör Melih Bulu’ya karşı yapılan eylemlere destek veren öğrencilerin, kredi ve bursunu kesti.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, kredi ve bursu kesilen öğrencilere İBB’nin destek olacağını açıkladı. Melih Bulu başkanlığındaki kayyum yönetimi, bir anti demokratik adım daha atarak Üniversite Yönetim Kurulu’na temsilci seçiminde hileli (mükerrer) oy kullandı.
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki öğrencilerin ve akademisyenlerin onurlu direnişi ile iktidarın yaptığı baskı, zulüm ve kanunsuzluklar Türkiye tarihinde yerini alacaktır.

Ekrem İmamoğlu, kendisine hakaret ettiği için dava açtığı ve davayı kazanmasına rağmen tazminatı ödemeyen Akit TV’ye haciz gönderdi. Doğru ve tarafsız haber denilince kesinlikle akla gelmeyecek olan Akit TV, yine şaşırtmadı ve icra işlemini “Ekrem İmamoğlu’ndan basına darbe! Bizi asla susturamayacaksınız!” başlığıyla haberleştirdi.

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, bu sefer de insanların saat kaçta müzik dinleyemeyeceğine karıştı. Erdoğan, Saray’da düzenlenen kabine toplantısının ardından yeni normalleşme kararlarını açıklarken, “Müzikle ilgili sınırlamayı daha ileri bir saat olan 24.00’e çekiyoruz. Kusura bakmasınlar. Gece, kimsenin kimseyi rahatsız etmeye hakkı yoktur.” ifadelerini kullandı. Bunun üzerine birçok sanatçı ve müziksever, #KusuraBakıyoruz etiketiyle sosyal medyadan tepki gösterdi.

AKP’nin yasakları yine bitmiyor. İnsanların kaç çocuk yapacağı, kaçta müzik dinleyeceği ve daha birçok konuda fikir veren iktidar; anlaşılan insanların bir arada olmasından, eğlenmesinden de memnun değil. Şişli Kaymakamlığı, Maçka Parkı’nda yapılmak istenen LGBTİ+ Onur Haftası pikniğini yasakladı. Polis pikniğe müdahale etti. Bunlar bir zamanlar toplumdaki farklılıklara karşı hoşgörünün savunucusu geçinen AKP’nin gerçek yüzünü gösteriyor.

Pek iyi halde olmayan Türkiye’de iyi hal indirimleri bitmiyor. Fatih Nurullah adıyla bilinen Uşşaki tarikatı lideri Eyyüp Fatih Şağban’ın, 12 yaşındaki bir çocuğu istismar ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada karar çıktı. Uşşaki tarikatı lideri Eyyüp Fatih Şağban’ın çocuk istismarıyla yargılandığı davada, duruşmadaki davranışları ve sabıkası olmaması gerekçesiyle ceza indirimi yapıldı. Kadına şiddeti önlemek amacıyla imzalanmış olan İstanbul Sözleşmesi Temmuz başından itibaren yürürlükten kaldırılacak.

Marmara’da uzun zamandır temizlenmeye çalışılan müsilaj (deniz salyası) kümelerinin Ege’ye doğru ilerlediği görüntülendi.

Gelelim dünyadan haberlere:

Brezilya’da neoliberal politikalara teslim edilen sağlık sistemi çökme noktasına geldi. 500 binin üzerinde insan koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. Devlet Başkanı Jair Bolsonaro’nun halk sağlığını hiçe sayan uygulamalarına karşın, “Bolsonaro yargılansın” talebiyle ülke genelinde protestolar düzenlendi.

Tıp alanında önemli başarılara imza atan Küba, bu süreçte başka ülkelerden aşı almayarak kendi aşısını üretme kararı almıştı. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşıları için bir süredir çalışmaların yürütüldüğü Küba’da, Abdala ismi verilen aşının yüzde 92,28 oranında yüksek bir etkinlik gösterdiği belirtildi.

İran’da muhafazakar aday Yargı Erki Başkanı İbrahim Reisi, seçimde oyların yüzde 62’sini alarak ülkenin sekizinci cumhurbaşkanı seçildi. İranda seçimlere katılma oranı yüzde 48,8’de kaldı. İkinci Karabağ Savaşı sonrası siyasi krizle çalkalanan ve muhalefetin sert eleştirileri altında seçime giden Ermenistan’daki erken genel seçimi Nikol Paşinyan kazandı. 20 Haziran’da gerçekleştirilen seçimde, Paşinyan oyların yüzde 53,92’sini almasına karşın hükümeti tek başına kurma yeterliliğini az bir farkla (yüzde 0,08) kaçırdı. Ermenistan’da seçime katılma oranının da yüzde 49’da kaldığı görüldü. Azerbaycan karşısında ağır yenilgi almış olan Batı yanlısı Paşinyan’a verilen oyların, NATO’ya katılma arzusunu ifade ettiği yorumları yapılıyor. Bİlindiği gibi NATO Rusya’yı Karadeniz, Ukrayna, Baltık ülkeleri, Orta Asya ve Kafkasya’dan kuşatmaya devam ediyor. Erdoğan Biden ile görüşme öncesinde SETA aracılığıyla bütün bu bölgelerde ve ayrıca Ortadoğu ve Afrika’da NATO’ya büyük hizmetlerde bulunabileceği mesajlarını vermişti.

Geçtiğimiz günlerde yapılan G7 ve NATO zirvelerinde Rusya ve Çin düşman güçler olarak gösterilerek hedefe konmuşlardı. Bu zirvelerin ardından Moskova’da düzenlenen 9’uncu Uluslararası Güvenlik Konferansı’nda NATO’ya ve ABD’ye uyarı mesajları verildi.

Berlin’de ikincisi düzenlenen Libya konferansında Türkiye’nin sonuç bildirgesine şerh düşmesiyle birlikte, Rusya ve Türkiye’nin çekilme konusunda geçici bir anlaşmaya vardığı bildirildi.

Ekonomik sorunları artan rejimin, Rusya ve Çin’e karşı saldırılarını yoğunlaştıran ABD önderliğindeki sistemle yakınlaşması da devam ediyor. Sezgin Baran Korkmaz’ın ABD yargısı tarafından istenmesi ise ABD’nin aynı zamanda Erdoğan aleyhine kanıtlar biriktirmesi olarak yorumlanıyor. Erdoğan’ın ABD ve Batı ile aşırı yakınlaşmasının Rusya ve Çin tarafından iyi karşılanmayacağı açıktır. Emperyalist güçler arasındaki çelişkiler halkın diktatörlüğe karşı mücadelesinin gelişebilmesi için olanaklar sunmaktadır. Yeter ki ülkede yaratılan korkuyu sorgulayarak mücadele etmek isteyenler çoğalsınlar ve örgütlensinler.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.