Eskiden sağcılar solculara karşı “Komünistler Moskova’ya!” diye slogan atardı. Rusya’daki rejim yıkılınca sağcılar akın akın Moskova yolcusu oldu. Moskova’yla yoğun mesai içindekilerden biri olan Erdoğan Salı günü gene Moskova’ya gidiyor.
Erdoğan dertli. Çünkü Suriye ordusu İdlib’de sürekli ilerliyor. Erdoğan’ın desteklediği El Kaide güçleri ve diğer dinci güçler sürekli geriliyor. Suriye operasyonlarının İdlib’deki El Kaidecilerin içinde olduğu milyonlarca Suriyeli’nin Türkiye’ye göç etmesine yol açabileceği belirtiliyor. Halihazırda Türkiye’de 4 milyon civarında Suriyeli bulunduğu tahmin ediliyor.
Suriye devleti Erdoğan rejimini El Kadide’ye silah ve cephane taşımaya devam etmesi halinde vurabileceğini belirtti. Zaten 26 Ağustos’ta bir konvoya ateş açıldı. İlginçtir, bu olayda yaralandığı bildirilen sivillerin El Kaideciler olduğu ortaya çıktı.
Suriye devleti Erdoğan’ın İdlib’deki gözlem noktaları vasıtasıyla Suriye’yi işgal ettiğini ve cihatçılara silah ve cephane yardımı yaptığını iddia ediyor. Erdoğan yönetiminin İdlib’de 12 gözlem noktası olduğu bildiriliyor. Bu gözlem noktaları Rusya, Türkiye ve İran hükümetlerinin vardığı mutabakat sonucunda Erdoğan’ın İdlib’deki dincilerin tasfiye edilmesi vaadiyle oluşturulmuştu. Suriye rejimi ve Rusya, Erdoğan rejiminin sözünü tutmayıp tam tersi yönde davranarak El Kaide’nin İdlib’e hakim olmasının yolunu açtığını ileri sürerek Nisan ayı sonlarından bu yana İdlib’de operasyonlar yürütüyor.
16 Eylül’de Erdoğan, Putin ve Ruhani (İran) İstanbul’da gene buluşup Suriye’yi konuşacaklar. Rusya ve İran toplantıda Suriye hükümeti adına yer alacak. Erdoğan’ın ise kimleri temsil edeceği belli. Gelişmeler karşısında Erdoğan Suriye devleti tarafından İdlib’deki çetelerin işinin daha İstanbul toplantısına varmadan bitirilmesinden çekiniyor. Bunu önlemek için Putin’le yaptığı telefon görüşmeleri yetmedi. Şimdi bir de yüz yüze görüşecek.
