Suriye Üzerine Batı’nın Çifte Standartçılığı

0
1288

TEMMUZ 2012

Suriye’de bir iç savaş yaşanıyor.
Her gün onlarca insan ölüyor. Türkiye
bu savaşın bir parçası. Sunni
Türkiye Cumhuriyeti devleti
savaşa hem ABD’li efendileri öyle
istedikleri için hem de geleneksel
mezhepçiliği nedeniyle taraf. Bu
savaşta kendisi ile aynı mezhepten
Suudi Arabistan ve Katar ile ittifak
içinde davranıyor. Suriye’yi yakıp
yıkan güçler Türkiye’de üstlemiş
durumdalar. Eylemler yapıp
Türkiye’ye dönüyorlar. Onlara silah
Türkiye üzerinden gidiyor.
Hüsnü Mahalli Akşam
gazetesinde « Gıcık Sorular »
başlığı ile yayınlanan 12 Haziran
tarihli yazısında Batılı emperyalistler
ve onların yerli işbirlikçilerinin
Suriye konusundaki ikiyüzlülüğünü
tartışıyor. Batılıların Esad yönetimi
tarafından öldürülen Suriyelilere
ilgisi ne kadar samimi bir bakalım,
düşüncesiyle sorular soruyor .
İlginç yazıdan okura aşağıdaki
uzun alıntıyı yayınlıyoruz. Odak.
« Örneğin emperyalist
ve sömürgeci tarihlerini bir yana
bıraksak bile Suriye halkı için demokrasi
isteyen ve bunun için tüm
olanaklarını seferber eden ABD ve
Batılı ülkeler acaba Filistin halkının
iradesi ile seçilen Hamas hükümetini
neden tanımıyor ve Hamas’ı hala
bir terör örgütü olarak kabul ediyor?
Şam’daki ofislerini kapatması için
Hamas’a baskı yapan ABD, Batılı
ülkeler ve yandaşı bölge ülkeleri
acaba neden Hamas’a ofis verip
çalışma olanakları yaratmıyor? Ya
da Mısır’da iktidara gelen İslamcı
hükümet neden Gazze’ye yönelik
kuşatmayı kaldırmıyor ve Refah
sınır kapısını açmıyor? Benzer
şekilde yakıt ve dolayısıyla elektrik
sıkıntısı yaşayan Gazze’ye
acaba neden kimse yardım etmiyor?
‘Esad halkını öldürüyor’ diye
kıyameti koparan bu ülkeler acaba
2006’da Lübnan’da ve 2008’de
Gazze’de binlerce Lübnanlı ve
Filistinli’nin ölümünden neden
ve nasıl haz almıştı? Peki ABD
ya da Avrupa ülkelerinin herhangi
birinde Suriye benzeri silahlı
bir ayaklanma yaşanmış olsaydı
ve bu ayaklanma yine Suriye’de
olduğu gibi 70-80 ülke tarafından
desteklenmiş olsaydı acaba bu
ülkeler ne yapardı? Örneğin 80
ülke İRA ve ETA’yı desteklemiş
olsaydı İngiltere ve İspanya acaba
ne yapardı ? *** ABD ve Batılı
ülkeler işgale karşı özgürlük ve
demokrasi için mücadele eden
Taliban’la acaba neden savaşıyor?
Yoksa Taliban’ın temsil ettiği Afgan
halkının çoğunluğu insan değil
mi? Yoksa Amerikan ve NATO
uçaklarının her gün ‘Yanlışlıkla’
öldürdüğü Afganlı ve Pakistanlı
‘İslamcılar’ insan değil mi? Bizdeki
İslamcılar ve İslamcı medya acaba
neden Afganistan ve Pakistan’da
öldürülen Müslümanlara ilgi göstermiyor?
Bizim İslamcı medya
ve aydınlar Libya ayaklanması
sırasında NATO uçaklarının
öldürdüğü on binlerce Libyalı’yı
acaba nasıl ve neden görmemezlikten
geldi? İHH ve Mazlum-Der’in
şu anda Libya hapishanelerinde
işkence gören 70 bin kadar ‘Kaddafi
yanlısı’ Libyalı’dan acaba haberi
var mı? Peki radikal İslamcı
oldukları için Taliban ve Kaide’ye
karşı savaş sürdüren ABD ve Batılı
ülkeler acaba neden ve nasıl oldu
da Libya’da radikal İslamcılarla
işbirliği yaptı, yapıyor? Aynı ABD
ve Batılı ülkeler Libya’da aşiretler
arası çatışmalarda her gün ölen
insanları neden görmemezlikten
geliyor? Aynı ülkeler ve onların
dostları neden Irak’ta her gün ölen
onlarca insanımızı hatırlamıyor?
Yoksa sayıları az ya da Şii oldukları
için haber değerleri olmuyor
mu? Peki Yemen’de Başkan Ali
Abdullah Salih’in gidip ABD’de
yerleşmesinden sonra Amerikan
Predator’lerinin her gün öldürdüğü
insanlar yoksa Müslüman değil
mi? Belki de ABD ve Batılı ülkeler
‘Bunlar, yandaşımız hükümeti
rahatsız ediyor ve terör yapıyor’ diyebilir.
Peki o zaman Suriye yönetimi
‘Silahlı gruplar terör yapıyor
ve şimdiye kadar en az 6000 asker,
polis ve vatandaşı öldürdü’ deyince
ABD ve Batılı ülkeler neden Predatorlerini
gönderip bu grupları yok
etmiyor? ‘Demokrasi, demokrasi’
diye bar bar bağıran ABD ve Batılı
ülkeler acaba neden gidip Suudi
Arabistan, Katar ve Körfez ülkelerindeki
çağdışı ve ilkel Kral ve
Şeyhlere ‘Abiler Allah rızası için
biraz demokrasi’ demiyor, diyemiyor?
Bu gıcık soruları çoğaltabiliriz
ama ‘ten point’lik sorunun yanıtı
bulunmadan Batı’nın Suriye ve
bölgeye yönelik büyük oyunu
anlaşılamaz. ‘Suriye’de demokrasi,
özgürlük, insan hakları ve vicdan’
diye diye bir yerlerini yırtan ve
oradaki silahlı gruplara her türlü
yardımda bulunan ABD ve Batılı
ülkeler acaba neden ve nasıl oluyor
da masum ve barış sever Kıbrıslı
Türk halkına anlamsız ambargoyu
38 yıldır sürdürüyor ve buradaki
insanları yavaş yavaş öldürmeye
çalışıyor? Yoksa 200 bin Kıbrıslı
Türk ve 20 yıldır evlerinden uzak
kamplarda yaşamak zorunda
bırakılan Karabağlı bir milyon Türk
soylu Azeri Müslüman insan değil
mi! »
Suriye’deki iç savaş
Ortadoğu’daki mezhepçi saflaşmayı
körüklüyor. Türkiye giderek daha
çok dincileşiyor. Suriye’nin sorunu
Suriye halkının iç sorunudur. Dincileri
isyana kışkırtarak Suriye’de
demokrasi kurulamaz. AKP
hükümeti ve Türkiye oligarşisi
Ortadoğu’daki mezhep kavgasının
baş sorumlularından biridir.
Çıkardıkları mezhep kavgasına
Kürt ulusal hareketini de katmak
istiyorlar. Kürtlerle bu anlamda
barış

yapmayı Kürtleri Suriye’ye ve
İran’a karşı yanlarına almak için istiyorlar.
Yavuz Sultan Selim’in çizgisini
yürüten Erdoğan Kürtlerden
İdiris-i Bitlisiler arıyor.
Biz devrimciler emeğin
sernayeye karşı mücadelesinden
yanayız ; mezhep kavgası istemiyoruz.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.