Berlin’de faaliyet gösteren anti-siyonist “Orta Doğu’da adil bir barış için Yahudilerin sesi” adli derneğin banka hesabı bloke edildi. Gazze’deki soykırıma karşı düzenli olarak eylem düzenleyen ve Filistin halkı ile dayanışma gösteren grup, yoğun toplumsal saldırılara maruz kalmıştı. Grubun Berliner Sparkasse isimli bankanın hesaplarını bloke etmesiyle ilgili yaptığı açıklamanın tamamı şu şekilde:
“25 Mart 2024 tarihinde Berliner Sparkasse’deki hesabımız derhal geçerli olmak üzere bloke edildi. Sparkasse bize gönderdiği bir mektupta, bu adımı ihtiyati bir tedbir olarak attığını ve müşteri verilerimizi güncellemek için 5 Nisan’a kadar çok sayıda dernek belgesi sunmamız gerektiğini bildirdi. Bir kamu kuruluşu olarak Sparkasse, kamu hukukuna tabidir ve hesapları gerekçe göstermeksizin keyfi olarak bloke edemez, ki bunu yapmamıştır. Talep edilen belgeler arasında üyelerimizin tam isim ve adreslerini içeren bir listenin yer alması da alışılmadık bir durumdur.
Bu bilgiler Berliner Sparkasse için neden önemli olsun ki? Bu daha çok, bir Yahudi kuruluşu olarak bize bir süredir siyasi baskı uygulayan polisin sorusu gibi görünüyor. Bank für Sozialwirtschaft’taki eski hesabımız BDS desteğimiz nedeniyle 2019 yılında kapatıldı. Bu durum İsrailli gazeteci Benjamin Weinthal’ın kışkırtması ve Almanya’daki Yahudiler Merkez Konseyi’nin baskısı sonrasında gerçekleşti.
İsrail ve İsrail Devleti ile Batı Şeria’daki apartheid politikaları ve şimdi de Gazze Şeridi’ndeki soykırım politikaları dünyadaki desteğini kaybettikçe bu baskı ve siyasi zulüm de artmaktadır. Almanya, İsrail’in son sadık müttefiklerinden biridir ve Alman nüfusunun %80’inden fazlası Alman hükümetinin politikasını desteklememesine rağmen Alman politikası İsrail’in apartheid ve soykırım politikalarıyla işbirliği yapmaktadır.
Filistin Kongresi Nisan ayı ortasında Berlin’de gerçekleştirilecek ve aralarında eski Yunanistan Maliye Bakanı Yanis Varoufakis’in de bulunduğu çok sayıda uluslararası konuşmacı yer alacak. Kongre yaklaştıkça baskılar da artıyor; haftalardır magazin medyasında ve yerel siyasette, örneğin “binlerce antisemitin” katılacağı bir “nefret zirvesi” olarak tiz tonlarda karalanıyor. Gazeteciler bu konuda gerçeklere dayalı bir şey yazamadıkları için, temas suçluluğu yoluyla kongreyi gayrimeşrulaştırmaya çalışıyorlar.
Ancak organizatörler siyasetten bağımsız oldukları için etkinliğin iptal edilmesi ya da salonların geri çekilmesi gibi olağan tedbirler uygulanmamaktadır. Kongre bilet satışları ve bağışlarla finanse edilmektedir; biz Orta Doğu’da adil bir barış için Yahudilerin sesi olarak hesabımızı bu amaçla kullanıma açtık – bu nedenle şimdi bloke edildi. Bu hesabı kaybetsek bile bu durum bizi yıldırmayacaktır: Soykırım konusundaki duruşumuz Yahudi değerlerimizden kaynaklanmaktadır ve mali kaynaklara bağlı değildir. Üyelerimiz her geçen gün ve her misillemede artmaktadır. Kuruluşumuzun üyesi olan herkes bunu kendi bilir. Bu bankanın işi değildir. Anayasal bir devlette savunulamaz olan hesabımızın keyfi ve siyasi saiklerle bloke edilmesine karşı yasal yollara başvuruyoruz.”
