Fransa’da Sol Birlik hakkında son olarak da Yeni Halk Cephesi kurucularından milletvekili Danielle Simonnet ile söyleştik. Simonnet aynı zamanda L’Après derneği kurucu üyesidir. Daha önce sorularımıza Devrimci İşçi Partisi Genel Başkanı ve Devrimci Marksizm yazarı Sungur Savran ve Orhan Dilber yanıt vermişlerdi. Şimdi de Simonnet ile yaptığımız söyleşiyi sizlere sunuyoruz…
Odak: Öncelikle röportaj için zaman ayırıp katıldığınız için teşekkür ederiz.
Danielle Simonnet: Benim için bir zevk.
Odak: Ülkemizdeki solun birliği ile Fransa’daki solun birliğini karşılaştırmak ve özellikle Türkiye’de bu çerçevede bir bakış açısına, bir görüşe sahip olmak istiyoruz. Başlamadan önce okurlarımıza kendinizi tanıtır mısınız?
Danielle Simonnet: Ben Danielle Simonet, Nouveau Front Populaire (Yeni Halk Cephesi) milletvekili ve kurucu üyesiyim. L’Après derneği kurucu üyesiyim. Bu dernekte ekolojik ve daha sosyal bir cumhuriyet için mücadele ediyoruz.
Odak: Fransa’da hangi sol örgütler güçlerini birleştirdi? İşçi sınıfı ve gençler bu süreci nasıl etkiledi?
Danille Simonnet: Ulusal Meclis’in Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından feshedilmesinin ardından Fransız siyasetinde önemli yeri olan dört siyasi parti bir araya gelerek Yeni Halk Cephesi adı verilen oldukça tarihi bir koalisyonu kurdu. Dört siyasi güç arasında, France Insoumise (Boyun Eğmeyen Fransa), Fransız Komünist Partisi, Ekolojistler ve Sosyalist Parti bulunuyor. Bu gerçekten çok özel bir ittifaktı, tek değildi. Bu sadece bir seçim koalisyonu değildi, her şeyden önce geçmişten kopuş programı temelinde, sosyal, ekolojik ve demokratik adaletin hizmetinde geçmişten kopuş programı. Ve bu Yeni Halk Cephesi’nde sendikal örgütler de vardı. Programı destekleyen sendikalar ve dernekler. Böyle kolay olmadı çünkü ne yazık ki Avrupa’da yapılan bir seçimden yeni çıkmıştık ve solda bir birlik yoktu.
Yasama seçimlerinde NUPES olarak, Ekolojik ve Sosyal Birlik aracılığıyla birlik sağlıyorduk. Ancak bu birlik dağıldı çünkü partiler bir bütün olarak bu birliği güçlendirmek istemedi.
Avrupa seçimleri sonrasında bu açığı gidermek için farklı partilerin bileşenleri bir araya geldiklerinde, özellikle gençlerin bu tartışmaların yapıldığı parti binasının önünde slogan attıkları bir seferberlik yaşandı. Bu tartışmaların yapıldığı parti binasının önünde, “Birleşin, bize ihanet etmeyin, birleşin, bize ihanet etmeyin!” sloganları atılıyor, pankartları taşınıyordu. Yani gerçekten de ciddi bir baskı vardı.
Neden böyle oldu? Çünkü bu bizim için önemli bir seçimdi. Avrupa seçimleri gecesi aşırı sağın aldığı oy gösterdi ki Fransız aşırı sağının Rassemblement National’in (Ulusal Birlik) lideri M. Bardella’nın Başbakan olması ve meclis çoğunluğunu ele geçirme tehlikesi vardı. Bu nedenle, Fransa’da solun birliği geçmişle bir kopuş programı temelinde yapıldı.
Geçmişten kopuşa ve birliğe yönelik bu programa sahip olduğunuz içindir ki oldukça tarihi ve yüksek bir katılımla son derece güçlü bir demokratik itici güç ortaya çıktı.
Son derece güçlü bir demokratik itici güç vardı ve katılım oranı oldukça tarihi ve çok yüksekti, normalden çok daha yüksekti ve kampanya için dışarı çıkan kadın ve erkekler Fransa’nın her yerinde kampanya yürüttüler. Ve farklı siyasi güçlerin etiketlerini umursamıyorlardı. Onlar program ve birlik için kampanya yürütüyorlardı. Ayrıca aşırı sağı engellemek ve solun iktidarı alacağı umuduyla herkes bütün gücüyle çalıştı. Ve bunu başarmaya çok da yakındık.
Odak: Güzel gelişmeler yaşandı ve bizlerde olanaklar ölçüsünde buna destek verdik. Peki bu birliğin güçlü ve zayıf yönleri nelerdir, diye sorsak…
Daniela Simonnet: Bence en güçlü yanı bir programa dayanıyor olması. Geçmişten kopuşu temel alan bir program. Başka bir deyişle, Emmanuel Macron’un liberal yıllarına karşı yeni bir sayfa açmak istiyoruz. Örneğin, emeklilik maaşlarındaki karşı reformun yürürlükten kaldırıldığını görmek istiyoruz. Emmanuel Macron tarafından dayatıldı. Bu nedenle biz de başka bir politikaya doğru ilerlemek istiyoruz.
Sosyal acil durum, asgari ücrette artış, emekli maaşlarında artış, aynı zamanda ekolojik bir çalışma; böylece sosyal ihtiyaçları karşılayan bir ekonomi politikasına da sahip oluruz.
Sosyal ve çevresel ihtiyaçlara cevap veren bir ekonomi politikası ve aynı zamanda Beşinci Cumhuriyet’in sayfasını çevirmek için demokratik bir istek. Bu yüzden birliğin programı güçlü bir noktada yer aldı ve benimsendi.
Siyasi bileşenler ve sendikalar arasındaki bu birlik güçlü bir noktadır. Ancak zayıflık şu ki ne yazık ki seçimlerin ardından kalıcı bir örgütlenme, başka bir deyişle bu farklı siyasi güçler ve sendikal hareket arasında düzenli toplantılar yapılmadı. Örneğin, farklı siyasi güçler ve sendikal hareket arasında düzenli toplantılar yapılmadığı için Yeni Halk Cephesi her yerde yeterince sahiplenilmedi ve anlaşılmadı. Bundan dolayı da Yurttaş Meclisleri oluşmadı.
Ve biz biraz sıra dışıyız çünkü birkaçımız France Insoumise’in (Boyu Eğmeyen Fransa) milletvekiliydik. France Insoumise, ama bu tartışmayı sürdürdüğümüz için France Insoumise’den atıldık.
Birlik için, ve daha sonra derneği kurduk, Association pour la République écologique et sociale, tam da bu birlik kültürü lehine kampanya yürütmek ve etki yaratmak için, çeşitli bileşenlere, “Bizi hayal kırıklığına uğratmayın, birlik içinde kalın ve bu mücadeleyi birlikte verin demek için tüm enerjimizi buna harcayacağız” diyoruz.
Bu mücadeleyi birlikte vereceğiz, tüm enerjimizi buna harcıyoruz ki taban meclisleri olsun. Böylece bir birlik kültürüne sahip olabilelim: Taban düzeyinde meclisler; böylece birlik talebinin kök salması, yerel olarak devam etmesi ve aynı zamanda birleşik bir adaylık, tüm partiler için tek bir adaylık yoluyla devam edilmesi ve bir sonraki başkanlık seçimleri için tüm soldan tek bir adaylık.
Odak: Bu birlikteliğin Avrupa’da ve dünyada sol üzerinde nasıl bir etkisi olabilir?
Daniela Simonnet: Biliyorsunuz, yıllardır sol kanadın belli bir merkeziyetçiliği var. Sosyal-demokrat solun merkezciliği. Aslında liberalizmi ve kapitalistler için üretkenliği destekleyen bir soldu.
Liberalizmi ve kapitalistler için üretkenliği destekleyen ve çalışan sınıfları umutsuzluğa düşüren bir soldu.
Fransa’da ve genel olarak Avrupa’da aşırı sağın yükselişinin Türkiye’nin içinde bulunduğu durumla yakından bağlantılı olduğunu düşünüyorum.
Bence Fransa’da aşırı sağın yükselişi Avrupa’nın her yerinde olduğu gibi solun başarısız olması ve bunun üzerine halka ihanet edip umutsuzluğa kapılmasıyla yakından bağlantılıdır.
Yeni Halk Cephesi ile geçmişten kopuş için bir programa sahip birleşik bir sol halka bir umut duygusunu yeniden yaratabilir. Yeni Halk Cephesi işçi sınıfını aşırı sağa karşı savaşmak ve iktidarı geri kazanmak için bir stratejide birleştirebilir ve gücünü geri kazandırabilir.
Odak: Teşekkür ederiz ve başarılar dileriz.
Danielle Simonnet: Ben teşekkür ederim. Birlikte kazanacağız.