Ülkücü mafya lideri Sedat Peker, dün Kolombiya’dan Türkiye’ye gelecek kokainlerle ilgili konteynerlerin numaraları paylaşmıştı. Peker, ayrıca AKP’li İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yalan söylediğini de dile getirdi.
Peker, Türkiye’nin açıklamalarının aksine, Kolombiya devletinin Türkiye ile sevkiyatı yapılmak istenen kokainlerle ilgili yardımlaşma çabalarının olduğunu, Türkiye’nin ise buna yanaşmadığını dile getirdi.
Peker’in konuyla ilgili paylaşımları şu şekilde:
“Kolombiya’dan Türkiye’ye gelecekken yakalanan 4 ton 900 kilo kokainle ilgili hiçbir işlem yapılmadığı için kimseye zahmet vermemek adına, devletin elindeki imkanlarla izi rahatça sürülerek uyuşturucuyu Türkiye’de teslim alacak şirketin tespitinin yapılabilmesi için uyuşturucuların taşındığı konteynerlerin numaralarını dün yayınlamıştım. Belki gaflete düşüp beni yalanlama cüreti gösteren olur diye de kasıtlı olarak her iki konteynerin numaralarının önüne 4 rakamını fazladan yazmıştım. Bir de ikinci konteynerin numarasında bir harf değişikliği yapmıştım. Halkımızdan bu yanlışlıkla ilgili binlerce tweet geldi ancak maalesef hiçbir yetkiliden bir söz, bir cevap gelmedi. Bu numaraları bulmak için Kolombiya’da bazı arkadaşlarımız biraz mesai harcadı. Ancak bizim akıl edemediğimizi galiba bir arkadaş akıl edip operasyon anındaki fotoğrafların birinden zaten bu detayı yakalamış.
Yine dün akşam saatlerinde aslında çok büyük bir rezilliği daha öğrendik. Benim ahiretlik hastalıktan dolayı Kolombiya’ya polis yollayamadık demişti. Sonrasında ise bakanlık tarafından bir açıklama daha yapılarak Kolombiya Devleti’nin adli yardımlaşmaya yanaşmadığını belirttiler. Dün Kolombiya Devleti açıklama yapmış. Biz Türkiye’ye 22 Eylül’de bu konuyla ilgili yani 4 ton 900 kilo kokainle ilgili adli yardımlaşmayla ilgili mesaj yazdık ancak bize dönüş olmadı demişler. Hafta sonu tüm dünyadaki İnterpol Daire Başkanları Türkiye’ye gelecekler. Benim ahiretlik onlara suçla mücadele ile ilgili bir konuşma yapacakmış.
Kolombiya Devleti’nin İnterpol Daire Başkanı diyelim ki o toplantıda bir söz isteyerek “Siz bizim ülkemizi haksız yere suçladınız. Adli yardımlaşmaya yanaşmadığımızı söylediniz. Buyrun, 22 Eylül’de bizim adli yardımlaşmaya hazır olduğumuzu belirten yazımız burada… Oysa ki bu kokainlerle ilgili siz geri dönmediniz.” derse, “Bizim ülkemizi uluslararası arenada haksız yere niye itham ediyorsunuz?” derse bu acaba nasıl büyük bir skandal olur? Bunu hiç düşündünüz mü?”
