Şener (Şenel Calvan), 1970 İstanbul doğumluydu. Babası Trakya’lı annesi ise Giresun’ludur. Şener daha çok baba memleketinin özelliklerini taşırdı. Babasını çok erken yaşta kaybetti. Çocukluğu çok sevdiği Sarıyer’de geçti, bu yaşına kadar da oranın çocuğu olarak kaldı.
Gerçek anlamda kurduğu dostluk ve arkadaşlık ilişkilerinde vefalı biriydi Şener.
Emekçi biri olarak mütevazı bir yaşamı vardı. Hemsehrilik, akrabalık bağıyla değil, paylaşabilirlik üzerine kurulu dostluklardan yanaydı ve onlara açık oldu.
Hareketimizle 1994 yılında tanıştı. Onun çalışmalara katıldığı dönem aynı zamanda Sarıyer bölgesinde aktifleştiğimiz dönemdir. Şener ile başlayan ilişki yeni arkadaşlarla buluşarak, tanışarak ve onları da çalışmalara katarak genişledi. Sarıyer’deki Tekel isletmesindeki taseron bir firmada calisirken, sendikalasma faaliyetleri yuzunden isten atilmisti.Şener, Sarıyer bölgesindeki direnişçilerin çalışmasında sorumlu ekipte görev alarak mücadelesini sürdürdü. Dergi ve bildiri dağıtımı, liseli ve gençlik çalışması, kolektif emeğimizin ürünü olan 2 Temmuz Parkı çalışması, işsizliği ve hayat pahalılığını protesto ettiğimiz semt pazarı eylemleri, seçim dönemlerindeki aktivitelerimiz – kahve konuşmaları, ev ziyaretleri gibi etkinliklerde yer aldı.
1996 yılında Direnişçilere yönelik İstanbul genel operasyonunda Şener de gözaltına alınanlardandı.
Ona 1997 yılından sonra Taksim’de Emek Kültür Merkezi’nde (EKM) çalışma teklif ettiğimizde kabul etti. Devrimci mücadelenin kültür ve sanat alanında da fedakarca çalıştı.
EKM’nin kapanması Hareketimizin darbe alması ve dağılma süreciyle aynı zamanlara rastlar. Bu süreçte Şener arkadaş sorumluluk alamadı ve geriye çekildi. Fakat asla aleyhte davranmadı. Asla bizi sırtımızdan vuranlarla işbirliği yapmadı.
Hareketle gönül bağını koparmadığı gibi, 1 Mayıs gibi gösterilerde, konserlerde, eylemlerde bizlerle birlikte olmaya çalıştı.
Şener’i tanıyanlar bilir, bizi onun böyle bir hastalığa yakalanmış olmasından en çok şaşırtan, hastalığı atlatamaması olmuştur. Gülmeyi bilen bir insandı ve hatta hayata mizahla bakmayı öğrenmişti. Keşke aldığımız haber de o mizaha uysaydı.
Dürüst bir insandı. Hareketimize çok emeği geçti. Anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.
