PKK’nin elinde esir olarak bulunan 13 asker ve polis TSK’nın düzenlediği Gare saldırısında yaşamını yitirdi. 6 yıldır ailelerinden uzak olan bu insanlara AKP bu zamana kadar hiçbir şekilde sahip çıkmazken, ölümlerini iktidarlarına malzeme haline getirmek istedi. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan yaşamını yitiren bir askerin ailesini AKP’nin Rize kongresine bağladı. Ağlamaktan konuşamayan anneye, “Şehidimizle sevgili peygamberimizin komşusu olarak bir anneye böyle bir şeref nasip olmaz. Ama siz bu şerefi yakaladınız” ifadelerini kullandı. Annenin telefonda hıçkırıkları duyuldu.
Ölen askerlerin aileleri tepki gösterdi. Çocukları oradayken operasyon düzenlenmemesi gerektiğini belirtti.
Kaçırılan asker ve polislerinse bundan 3 yıl önce (3 Haziran 2018) görüntüleri yayınlanmıştı. ANF tarafından yayınlanan videoda çeşitli asker ve polisler şunları söylemişti:
“Bizim vali, kaymakam veya çok zengin birisi mi olmamız lazım?”
Sedat Sorgun: 1985 Erzurum doğumluyum. Bizi şimdiye kadar kimse arayıp sormadı. Ne hükümet ne TSK bize sahip çıktı. Şu anda seçim var. 24 Haziran seçimleri. Akıllarına gelen her türlü kelimeyi söyleyenler biz sanki virüslüymüşüz gibi bizi anmıyor. Bu zamana kadar ne silahla halledilmiş ki şimdi halledilsin. Zihniyetlerde inadı bırakıp da gerçekten insanlık için bir şeyler yapılması lazım. Biz esiriz diye böyle konuşmuyoruz.
Sedat Yapalak: 1986 doğumluyum. Buradan devlet yetkililerine sesleniyorum. Bizim için bir şeyler yapılsın. Şu ana kadar bir şey yapıldığını duymadık. Bizim üst rütbeli bir komutan, vali, kaymakam ya da çok zengin birisi mi olmamız lazım? Başta hükümete, senin askerin polisin değil miyiz, biz devlet çalışanı değil miyiz?
Müslüm Altıntaş: 1995 doğumluyum. Hükümete çağrım olacak. Bizler için bir şeyler yapılması lazım. 3 yıl oldu. O kadar milletvekili, siyasetçi var. Bunların hiçbirisi bizim için yapmıyor. Bizi vatandaşlıktan mı çıkardılar? Hiçbir yerde ismimiz anılmıyor. Hepimizin beklentisi var.
Süleyman Sungur: 1994 doğumluyum. 3 senedir kimseden haberim yok. Partilerden bir şeyler bekliyoruz. 3 senedir annemizden uzağız. Ailemizden haberimiz yok. Bizi yok saymasınlar. 40 senedir bu savaş sürüyor. Bir şey elde edilmedi. Bu savaş sona ersin.
Ümit Gıcır: Balıkesir doğumluyum. Bizim için bir şeyler yapılmasını bekliyoruz. Devlet olmanın görevi vatandaşına sahip çıkmaktır. Bizim için devreye girmeleri lazım. Bizim iyi olduğumuzu ailelerimizin görmelerini istiyoruz.
HPG: Saldırı tamamen imha amaçlıydı
Yine ANF tarafından aktarılan habere göreyse HPG yaşamını yitiren esirler ile ilgili şu açıklamalara yer verdi: “Türk güvenlik kuvvetlerine mensup savaş esirlerinin tutulduğu kampa da hunharca bir saldırı gerçekleştirilmiştir. Bu kamp 10 Şubat günü saat 05:00’da önce havadan ağır bombardımana tabi tutulmuş, ardından karadan saldırı geliştirilerek her türlü savaş tekniği ile vurulmuştur. Bu kampta bulunan güçlerimiz kendilerini ve esirleri korumak için kampa girmek isteyen işgalcilere karşı ağır bombardıman altında gerekli cevabı vermiş, etkili bir şekilde vurmuştur. Darbe yiyerek bir kademe geri çekilen işgalci Türk ordusu bu kampın içinde esirlerin olduğunu bilmesine rağmen yine savaş uçaklarıyla yoğun bir şekilde bombalamıştır. Üç gün boyunca gelişen ağır bombardımanlar, kamp dışında ve içinde gelişen yoğun çatışmalar elimizde esir olarak bulunan MİT mensubu, asker ve polislerin bir kısmının yaşamını yitirmesine yol açmıştır.”
