Yerel seçimlerin ardından Ataşehir Belediyesi’nde işçiler haksızca işten çıkartıldı

Ataşehir Belediyesi’nin çeşitli birimlerinde teknisyen, temizlik işçisi, ofis çalışanı, park bahçe işçisi ve farklı alanlarda görev yapan birçok işçinin işine son verildiği belirtiliyor.

Seçim öncesi güvenlik soruşturması sonuçlanmamış olan çalışanlar, deneme süresi henüz dolmamış olan ve işe son dönemlerde başlamış olan bir çok çalışan işten çıkartılma riski ile karşı karşıya olduklarını belirtmişlerdi.

Seçimlerin tamamlanmasının ardından Ataşehir Belediyesi’nde birçok işçinin işten çıkarıldığına dair haberler gelmeye başladı.

Ayrıca çok sayıda çalışan da seçim öncesi emeklilik gerekçesi ile işten çıkarılmıştı.

Hukuksuz bir uygulama olan zorunlu emeklilik dayatması, kamudaki taşeron işçileri için 2023 yılında yürürlükten kalksa da bazı belediyelerde işçiler işten çıkarılmaya devam ediyor.

İşçilerin haksız şekilde işten atılmasıyla anılan belediyelerden biri olan Ataşehir Belediyesi, seçim öncesi başladığı bu hukuksuzluğu seçim sonrasında da sürdürdü.

Yerel seçimler öncesi Mart ayı ortasında 30’un üzerinde çalışanın işine emeklilik gerekçeyle son veren belediye yöneticileri, seçimden sonra raporlu olan bir işçiyi ve seçimlerde CHP gönüllüsü olarak sahada çalışma yapan işçileri de aynı gerekçeyle işten çıkardı.

İşçiler, belediye tarafından kendi istekleriyle emekli oluyormuş gibi emeklilik dilekçesi imzalamaya zorlandıklarını belirtiyorlar. İzin haklarını kullanmak isteyen işçilerin ise izinlerinin onaylanmayarak hızlıca işten atıldıkları belirtiliyor.

Emeklilik gerekçesiyle işten çıkarılanlar arasında “isteğe bağlı”emeklilik kriteri olarak bilinen 3600 prim gününü henüz yeni doldurmuş çalışanlar da bulunuyor.

Daha önce istismara açık olan kamuda “zorunlu emeklilik” uygulaması 2023 yılında Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunuyla, 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’de yapılan değişiklikle (01. 03. 2023 Tarihli Kanunun 2. Maddesi) işçinin kendi talebi olmadan emekli edilemeyeceği hükmüyle on binlerce işçinin çalışma hakkı yasal güvence altına alınmıştı.

Yasal düzenlemeleri dikkate almayan belediye yöneticileri emeklilik dilekçesi imzalamayan işçilerin işine hukuksuzca son verdi.

Üyesi oldukları DİSK/ Genel-İş İstanbul 3 Nolu Şube tarafından yalnız bırakıldıklarını belirten birçok çalışan, üyesi oldukları sendikanın yaşadıkları can yakıcı sorun karşısında oyalayıcı bir tutum içinde olduğunu ve fiili tepki vermemesi nedeniyle kendilerinin ortada bırakıldıklarını belirtiyorlar.

İşten atılan bazı işçiler işe iade davası açarken kimi işçiler ise bu haksızlığa karşı direneceklerini belirtiyorlar.

Emeklilik gerekçesi dışında işine son verilen işçiler de, seçim sürecinde CHP için sahada çalışma yaptıklarını ve işten çıkarılmakla büyük bir haksızlıkla karşı karşıya kaldıklarını belirtiyorlar. Yaşamak için çalışmaya ihtiyacı olduklarını ve çalışma haklarının ellerinden alınmasıyla siyasetin kurbanları haline getirildiklerini belirtiyorlar.

Geçirdiği bel fıtığı ameliyatından sonra tedavisi devam ederken yeniden doktor raporu alan Park ve Bahçeler işçisi Hakkı Kara, raporlu haldeyken işten atıldığını kendisine gelen mesajla öğrendiğini söylüyor.