19 Mart’ta İBB Başkanı İmamoğlu ve beraberindeki 100’ü aşkın kişinin gözaltına alınması ve ardından gelişen tutuklamalar toplumda AKP karşıtı öfkenin sokağa taşmasına sebep oldu. Gösterilerde gençliğin oynadığı öncü rol gözlerden kaçmıyor. Tepkiler yalnızca İmamoğlu’na ya da CHP’ye verilen destekten ibaret değil; çok daha geniş bir siyasal ve toplumsal yelpazeyi kapsıyor.
Odak Dergisi, bu süreçte gençliğin mücadeleki rolünü daha iyi kavrayabilmek ve ortak bir eleştirel düşünce geliştirebilmek amacıyla gençlik örgütlerine, üniversite öğrencilerine ve sokakta mücadele veren çeşitli gençlere sorular yöneltiyor.
Aşağıda sorularımıza cevap veren lise öğrencisi Mehmet arkadaşımızın cevaplarını yayınlıyoruz. Ona bu eylemlerin dinamiğini, gençlerin sorunları ve taleplerini, sürecin nasıl gelişmesi gerektiğini ve sosyalist hareketi sorduk. İyi okumalar dileriz…
Mehmet’in cevapları:
19 Mart, demokrasiye uzun vadeli bir savaş ilanının bardağı taşıran son damlasına benziyor. Bu gibi acil durumlarda en beklenmedik kitle olan gençler dahi, birbirinden çok farklı ve çeşitli politik görüşleri olmasına rağmen ortak düşmanlarına karşı bir saf oluşturdu. Bu oldukça sevindirici. Gençlerin genel sorunu, yıllardan beri kendilerine ve topluma zulmetmiş bu iktidara karşı mücadele vermekti.
Gençliğin talepleri, kişiden kişiye değişiyor elbet. Ama ortak bir noktaları varsa o da AKP’nin zulüm ve kan içme sevdalısı iktidarının sonlanmasını istemeleri. Geçmişte daha radikal biçimlerle ya da örgütlerle mücadeleler yapılmıştı. Ancak şimdi şiddete başvuran polisler daha öne çıkıyor. Polisin ateş açmadığı, şiddet uygulamadığı durumda, daha barışçıl çözümler geliştirilebileceğini düşünüyorum. Tabii bunun tartışılması lazım.
Nihai hedef veya ütopyalardan ziyade, öncesinde ortak hedefin öne çıkarılması gerektiğini düşünüyorum. Bu harekette lubunyalar da var ama bu bir onur yürüyüşü değil. Bu harekette ülkücüler de var ama burası ülkü ocağı değil. En ön saflarda kadınlar var ama bugün 8 Mart değil. Bu, halkın demokrasi için savaşmak zorunda kaldığı bir kavga. Ve bunun dışında hiçbir şeyi öncelik sırasında ileri koymanın sırası olduğunu düşünmüyorum. Gençlerle bağ kurarken bunu aklımızda bulundurmamız gerektiğini düşünüyorum.
Solun bu ülkede ortak sorunları etrafında birleşmesi önemlidir. Tek bir sol örgüt kurmaya çalışırsak elbet bu bölünecektir. Ama ortak değer ve amaçlar göz önünde tutulursa bu örgütlerin aynı çatı altında birleşmesi gerçekçi olmasa da beraber çalışması mümkün olabilir.
“ Solun bu ülkede ortak sorunları etrafında birleşmesi önemlidir. Tek bir sol örgüt kurmaya çalışırsak elbet bu bölünecektir. Ama ortak değer ve amaçlar göz önünde tutulursa bu örgütlerin aynı çatı altında birleşmesi gerçekçi olmasa da beraber çalışması mümkün olabilir.”
Böyle düşünenlerin çoğalması ve güçlenmesi gerekiyor.
“ Solun bu ülkede ortak sorunları etrafında birleşmesi önemlidir. Tek bir sol örgüt kurmaya çalışırsak elbet bu bölünecektir. Ama ortak değer ve amaçlar göz önünde tutulursa bu örgütlerin aynı çatı altında birleşmesi gerçekçi olmasa da beraber çalışması mümkün olabilir.”
Böyle düşünenlerin çoğalması ve güçlenmesi gerekiyor.