Bundan 29 yıl önce 16 Mart 1988’de Halepçe’de 6 bini aşkın insanın zehirli gazlarla öldürüldüğü ve 14 binden fazla insanın da yaralandığı bir katliam yapıldı. Saddam rejimi Katliam’ı, İran-Irak savaşı döneminde başlayan İran destekli Kürt isyanını bastırmak için yaptı. 1986-1988 yıllarında El-Enfal Harekâtı adı altında kara harekatı, havadan bombalamalar, idam mangaları, yerleşim yerlerinin yıkılması, sürgünler ve kimyasal silahlarla yürütülen saldırılarda 100 binin üzerinde insanın öldürüldüğü tahmin ediliyor.
Emperyalist güçler Halepçe katliamını yalnızca Saddam rejiminin üzerine yıktı. Oysa Saddam o dönemde İran’a karşı Batılı emperyalistler adına savaş yürütmekteydi. Saddam rejiminin katliamda kullandığı kimyasal silahlar da gene Avrupa yapısıydı.
ABD emperyalizmi Halepçe katliamını Kuzey Irak’taki Kürt hareketi üzerinde inisiyatif kurmak için alabildiğine kullandı. 1986-1988 yıllarında Kürtleri katletmesine izin verilen Saddam, 2003 yılında “kimyasal silahlarıyla Batılı ülkelere saldıracak” gerekçesiyle iktidardan indirilecekti. Kürtlerin büyük tarihsel acısı, Irak’ın emperyalizm tarafından işgaline malzeme yapıldı. Şimdi bütün dünya ABD’nin Ortadoğu’yu işgal etmesiyle başlayan büyük yıkımın acısını çekiyor. Irak, Libya ve Suriye cehenneme çevrildi. Yıkıntıların arasında IŞİD gibi bir katliam örgütü çıktı. İşgal hareketi Türkiye’nin başına da AKP hükümetini getirdi.
Bugün aynı zamanda Beyazıt Katliamı’nın da 39ncu yılı. 16 Mart 1978 yılında İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kampüsünden, ülkücü faşistlerin saldırılarna karşı toplu çıkmak isteyen devrimci öğrencilere karşı bombalı saldırı düzenlendi. Olayda İktisat ve Hukuk fakültesi öğrencileri Hatice Özen, Cemil Sönmez, Baki Ekiz, Turan Ören, Abdullah Şimşek, Hamit Akıl ve Murat Kurt hayatını kaybetti, 50’den fazla öğrenci de yaralandı. Saldırıyı ”Merasim Birliği” adlı ülkücü faşit harekete ait düzemece bir grup sahiplendi. Olayın failleri bugüne kadar bulunamadı ve dava zaman aşımıyla sonuçlandı.
Aynı faşist güruh bugün gerici, dinci AKP kimliğiyle baskılarına devam ediyor. MHP bugün AKP’nin yedek gücüdür. Referandum çalışması yapan insanlar sokak ortasında bıçaklanıyor, hükümeti eleştirenler tokma- tokat dövülüyor. Erdoğan’ın ordusu ve MHP’li özel timler tarafından Kürt şehirleri yakılıp, yıkılıyor. Binlerce insan katledildi. Hükümet, çeteleriyle birlikte Türkiye’yi iç savaş ile tehdit ediyor.
16.03.2017
ODAK DERGİSİ
