Yetmedi… Bütün ülkeyi 770 bin kilometrekarelik bir cezaevine çevirdi, yetmedi… Şimdi kollarını uzaklara, İsveç’e, Almanya’ya, İspanya’ya uzatıyor. Yurtdışındaki muhalif yazarları, çizerleri, aydınları, gazetecileri, kanaat önderlerini, insan hakları savunucularını, devrimcileri, sosyalistleri, komünistleri kriminalize ederek, “terör suçlusu” ilan ederek enterne ve iade ettirmek istiyor. Muhataplarınca “devlet” kabul edilmenin önkoşulu olan son ciddiyet kırıntılarını çiğneyerek, uluslararası kurumları yanıltmaya kalkışıyor.
Odak dergisinin yazarı, sevgili dostumuz Hamza Yalçın, bu hedeflerden biri. Otuz yılı aşkın bir süredir İsveç’te yaşıyor. Yani Türkiye’de Interpol’lük bir “suç” işlemesi fiilen olanaksız. Ama Türk makamları Hamza Yalçın için “kırmızı bülten” çıkartmış.
Bu olay, etrafının düşmanlarla sarılı olduğuna kendini inandırmış bir paranoyanın muhaliflerine en küçük bir özgürlük alanı bırakmama yolundaki gayretleridir. Uluslararası kurumların bu paranoyaya alet olmaları, kendi kurumsallıklarını sorgulatacak bir sorumsuzluktur. İspanya’ya düşen, her halde bu paranoyaya alet olmak değil, düşünce ve ifade özgürlüğünden yana tavır almaktır.
HAMZA YALÇIN DERHAL SERBEST BIRAKILMALIDIR!
Sibel Özbudun- Temel Demirer, 11 Eylül 2017