Geçtiğimiz günlerde İçişleri Bakanlığı tarafından İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e son Osmanlı Padişahı Vahdettin’e hakaret ettiği iddiasıyla bir soruşturma başlatılmıştı.
Soruşturmaya gerekçe ise 9 Eylül İzmir’in Kurtuluş Günü’nde Soyer’in yaptığı konuşma gösterilmişti. Osmanlı Devleti’ne ve Vahdettin’e hakaret ettiği iddiasıyla başlatılan soruşturmaya karşılık olarak Soyer, sosyal medya hesabı üzerinden bir paylaşım yaparak, “İçişleri Bakanlığı’nın 9 Eylül İzmir’in kurtuluşunun 100. yılı kutlamalarındaki konuşmamdan dolayı bana soruşturma açtığını öğrendim. Sözlerim Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Nutuk’undan alınmıştır. Maksadım çok açıktır: Milletin egemenliğine göz dikenlere karşı Cumhuriyetimizin yüz yıllık değerlerini ve devrimlerini savunmak, tüm tehlike ve tehditlere karşı korumak. Her sözümün arkasındayım. Buyrun, buradayım. Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir. İlelebet yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!” ifadelerini kullanmıştı.
Soyer’e bir soruşturma daha başlatıldığı ortaya çıktı. Bu sefer bahane ise, 14 yıl önce Seferihisar belediye başkanı olduğu dönemde eski belediye binasının önündeki Rum kilisesine ait çanı Yunanistan Konsolosluğu’na verdiği iddiası oldu.
İddiayı yalanlayan Soyer, belediye başkanı olduktan sonra sözkonusu binayı hiç kullanmadığını, görevini yeni binada devam ettirdiğini ifade ederek şu açıklamayı yaptı:
“Bugün bir başka soruşturma geldi; ondan bahsetmek isterim. 14 yıl önce ben Seferihisar belediye başkanıyken bir iddia ortaya atılmış; hiç benim görmediğim duymadığım bir şey. ‘Belediye binası önünde alarm çanı olarak kullanılan tarihi Rum kilisesine ait çanın başkanlık makamının önünde sergilendiği, tarihi eser niteliğinde olduğu iddia edilen bu çanın ilgili makamlara bildirmeden tarafımca Yunan Konsolosluğu’na verildiği’ iddiasıyla başka bir soruşturma açıldı.”
