CHP’de kurultay tarihleri belli oldu. Parti içerisinde çok farklı kesimlerden “değişim” çağrıları geliyor. CHP eski İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner de Genel Başkanlığa aday olduğunu açıkladı.
İsmail Saymaz’a demeç veren Cihaner, “Kılıçdaroğlu’nun yerinde olsanız ne yapardınız?” sorusuna, “İstifamı açıklardım” cevabını verdi.
CHP içerisindeki “Değişim İçin Biz” grubunun lideri İlhan Cihaner, Saymaz’ın “Neden adaysınız?” sorusuna, “CHP politikasını doğru şekilde ortaya koyarsa daha yaşanabilir bir Türkiye, daha yaşanabilir bir dünyaya katkı sunabilir. Şu anda LGBTİ haklarıyla ilgili İnsan hakkı savunusu bile yapamıyoruz. Merdan Yanardağ birilerinin hoşuna gitmeyen sözleri nedeniyle tutuklandı. Orada refleks çok geç verildi” yanıtını verdi.
Partinin politik ve ideolojik tutumunun netleştirilmesi gerektiğini ifade eden Cihaner, “En son genel başkanın danışman ataması (Kılıçdaroğlu, Zafer Partili Gökşen Anıl Ulukuş’u danışmanlığa atadı) bugüne kadar izlenen merkez sağa oturma çizgisinin terk edilip Zafer Partisi’ne yakın, daha milliyetçi çizgiye işaret ettiğini düşünüyorum. Bu ikinci bir intihar olacaktır” ifadelerini kullandı.
Kılıçdaroğlu’nun kendisini başarılı şekilde takdim etmesinin aksine, seçim sonuçlarını “hezimet” olarak değerlendiren Cihaner, “Hezimet dememin en büyük gerekçesi şu: Parlamentodaki çoğunluğu kaptırmışız, tarihin en gerici parlamentosu oluşmuş. AKP ile hareket edebilecek bir sürü milletvekili girmiş. Bu tablodan başarı nasıl çıkarılır?” diye sordu.
“Partinin dili muhafazakar milliyetçi dile döndü. AKP ve MHP iktidarının karşısına alternatif politik dille çıkmak yerine, ‘Onlar gibi konuşmamız lazım’ denildi. İdeolojik bulamaca dönüştü CHP. CHP sağ bloka iltihak etti. Altılı Masa, sağın karşısına sağ ittifak olarak kuruldu” diyerek CHP’nin sağcılaşarak iktidarı alacağını düşünmesini eleştiren Cihaner, Kılıçdaroğlu’nun bu politik hattını sert şekilde eleştirdi.
Mevcut sürecin devam etmesi halinde yerel seçimlerde de hezimetle karşılaşılacağını belirten Cihaner, Saymaz’ın, “Daha solda bir CHP mi arzunuz?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Tabi. Sol, ittifakları öyle kurmaz. Laikliği görmezden gelemez. Eğitimden özelleştirme politikalarına cesur adımlar atar. Sol bir parti emek örgütleriyle organik bağlar kurar. Çevre mücadelesinin ana aktörü haline gelir. İş veren sendikası kuramaz. Cumhurbaşkanı adaylarını, siyasal İslamcılardan seçemez. Bir gün Deniz Gezmiş’i, bir gün Adnan Menderes’i anarak solculuk olmaz. Sahte solculuk bu.”
