CHP İl Binası’nda Sedimantoloji ve Deniz Jeololojisi alanında uzman Prof.Dr. Naci Görür’ün konuk olarak katıldığı konferans düzenlendi.
Bugüne kadar birçok önemli kuruluşta görev yapan, birçok bilim ödülü bulunan Prof. Dr. Naci Görür “Marmara’daki kabuğun çatırdadığını” söyledi. Marmara’daki fay hattının kırılması ve ortaya çıkacak felaketin ülkeyi yönetenler tarafından ciddiye alınmadığını ifade eden Görür şu açıklamaları yaptı:
“Marmara Denizi 1300-1400 metre derinlikte. Deniz altından karotlar (Örnekler) çıkarttık, laboratuarlarda inceledik, bugüne kadar olan depremleri inceledik. Marmara altındaki çökelek aynı zamanda deprem kayıtları tutar. İncelemeler sonunda tarihi jeolojik depremleri yaşlandırdık, tespit ettik. Bu, denizin röntgenini çekmek demek. Denizin üstünden, tabanı aşağı yukarı 8 kilometre yerin içinde olan fayları belirleyip denizin altında haritayı çizdik
MARMARA’NIN TABANINDA DONMUŞ METAN GAZI VAR
“Trakya’nın doğalgazı ve petrolü Marmara’nın dibinde telef oluyor. Bu faylar kesmiş, kapanları kırmış. Buranın doğalgaz ve petrol potansiyelini belirleyip TPAO’ya bildirdik, ‘İlgilenmiyoruz’ dediler. Marmara’nın tabanında gaz hidrat bulduk. İlk kez, Türkiye ve dünya tarihinde ilk kez Marmara’nın tabanında gaz hidrat var. Bu ‘Donmuş Metan’ demek. Yaktığınız zaman yanıyor. Marmara’nın tabanı gaz hidratlarla dolu. Araştırılması lazım.”
ÇEVRE FELAKETİ YAŞANABİLİR
Prof.Dr. Naci Görür, İstanbul’da 1 günde binlerce ton zehirli, parlayıcı patlayıcı kimyevi madde üretilip nakledildiğini, satılıp, depolandığını, Tuzla’da kısa süre önce çıkan yangında benzer tehlikenin görüldüğünü kaydederek, “Olası depremde en büyük tehlike, çevre felaketidir. Son örneğini gördük. Tonlarca zehir suya, ağaca, denize, akarsuya karıştığında ne yapacaksınız?” diye sordu.
ODAK/İSTANBUL