AKP’li eski bakan Erdoğan Bayraktar’dan itiraf: “Benim dosyamda ne varsa doğrudur”

0
573

Gazeteci Altan Sancar, Erdoğan Bayraktar ile ilgili yaptığı görüşme yaptı. Yapılan görüşmede Bayraktar, “Benim dosyamda ne varsa, hepsi doğrudur. Benim dosyamda ne varsa, hem teknik takip hem de tapeler doğrudur” ifadelerini kullandı. 

Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, birkaç gün önce Twitter’da “Açıkgözler, tatlı su kurnazları, tüfekçiler, çöp çatanlar ve çalışmadan edinenler bitiriyor bizi…” ifadelerini içeren bir paylaşım yaptı. Bu ifadelerle ilgili Diken Haber ajansından Altan Sancar, Erdoğan Bayraktar ile röportaj yaptı. 

Yapılan röportajdan bazı önemli noktalar şöyle:

“Devletin düzelmesi için hakikaten, Allah’tan korkan, vatanını ve milletini seven, üretim yapan, katma değeri yüksek mal üreten insanların bir yerlere gelmesi lazım. Benim şimdi tuzum kuru. Özel sektördeyim. Beni şimdi attılar. ‘Reis’, sayın cumhurbaşkanım beni hırsız çuvalının içine koydu ve attı.

Aslında ben Zarrab’ı tanımam (17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarının kilik ismi Rıza Sarraf’ı kastediyor). Benim dosyamda hırsızlık yok, görevi kötüye kullanma var. FETÖ bana, hırsız, yolsuz ya da rüşvetçi diyememiş.

Kahpe FETÖ’nün savcısı bile benim soruşturma dosyama rüşvet ve yolsuzluk kelimelerini koyamadığı halde beni rüşvet ve yolsuzluk çuvalının içine koydular.

Beni de aynı çuvala koyunca liderim, dört tane bakan ile beni de hırsız diye tasvir ediyorsun. Yüzde 60, yüzde 40 ya da 50 öyle tasvir ediyor. Hâlbuki yakından tanıyanlar beni ayırabiliyor. Ben kendimi ayırmak istedim orada, ama gücüm yetmedi. Benim gücüm yetmez, döverler beni öldürürler beni bilmem ne yaparlar. O kadar gücüm yok benim. 

Ayrılmak için bir mücadele verdim, Zarrab’ı tanımam etmem. Bende bir para yakalanmadı, öyle bir şey yok. Benim dosyamda ne varsa, hepsi doğrudur. Benim dosyamda ne varsa, hem tapeler doğrudur, hem teknik takip doğrudur hem de benim telefon konuşmalarım A’dan Z’ye kadar doğrudur. Onlarınkiler yanlış olabilir, benimkiler doğru.

Bu ülkede yaşayanların dayanışmaya ihtiyacı var. Bu ülkede vatanını milletini sevenin dayanışmaya ihtiyacı var. Ben şimdi 72 yaşımı doldurdum, 73’e girdim, 24 saat çalışıyorum. Allah bana yardım ediyor, sağlığım iyi, moralim iyi, işim iyi, ödenmeyecek bir borcum yok, iyileşmeyecek hastalığım yok. Yani bu dünyada 50 tane mutlu adam varsa, onlardan biri olduğumu düşünüyorum. Biz yeteri kadar şükretmiyoruz, yoksa çalışınca Allah yardım ediyor.

Beni attılar! Bir kabine değişikliği oldu da ben bakanlıktan ayrılmadım. Normal bir bakanlık yaparken, hırsızlık çuvalına koyarak bizi attılar bakanlıktan.”

“Dosyamdaki her şey bana aittir”

Bayraktar, 17-25 Aralık süreciyle ilgili de şöyle konuştu: “Biz 17-25 Aralık operasyonu içinde bulunduk, oradaki operasyonda bize de dosya yaptılar, benim dosyam var.

Suçlu olanın cezasını çekmesi lazım, ama şu anda geldiğimiz noktada Allah beni kayırdı ve kurtardı. Şu anda çok iyiyim, atmaca gibiyim. 

İşin siyaset tarafına beni fazla sokma. Dosyam var, dosyada ne varsa kabul ediyorum, benim suçum. Telefondaki konuşmalar ban aittir, tapeler bana aittir, renkli çekilen kameralar, teknik takiptekilerin hepsi bana aittir.

Benim çocuklarımdan tutuklanan olmadı. Benim dosyamdan kimse tutuklanmadı. Dosyamda Cemil Çiçek (eski başbakan yardımcısı), yalvardı onlara. Çiçek de beni sevmez, Erdoğan’ın adamı olduğum için. Çiçek, “Erdoğan dosyasını buna sokmayın, bu ayıptır. Onların dosyası başka, bunun dosyası başka” dedi. Ama beni de o dosyanın içine soktular. Ama ben kimseye bir şey demiyorum. Kimde hakkım varsa, helal olsun.”

Bayraktar’ın bu ifadeleri, AKP içinde bir geçiş süreci olabileceği yönündeki iddiaları akıllara getirdi. 

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.